5f3d3eddb60bb__15.png

Covid-19 ve çocuklar hakkında artık daha net bilgiler mevcut: İngiltere için okulların yeniden açılması güvenli

20.08.2020

Yeni araştırmalar; çocukların minimum risk altında olduğunu ancak eğitimlerinin büyük ölçüde zarar gördüğünü gösteriyor.

Matthew Snape, Oxford Üniversitesi Pediatri Bölümü, Oxford Aşı Grubu’nda  pediatri ve aşı alanında doçenttir.

Birleşik Krallık'taki okulların tamamen yeniden açılması konusundaki tartışmalara, Public Health England'dan (PHE) bazı iyi haberler geliyor ve bu da çocukların ve ergenlerin Covid-19 açısından minimum risk altında olduğunu doğruluyor. 16 yaşın altındaki çocuklar, İngiltere'deki "ilk dalga" sırasında tüm korona virüs vakalarının%1'inden biraz fazlasını oluşturuyordu ve hatta solunum semptomları olanlar arasında bile yetişkinlerde oran % 19 ile% 35 arasındayken, yalnızca% 4 için virüs sonuçları pozitifti. 

 

Yaz tatilinden sonra okulların yeniden açılması, çocuklar ve gençlerin kendileri için önemli bir Covid-19 riski oluşturmuyor. Öte yandan, A düzeyindeki sonuçlarda vurguladığı üzere, salgının ilk aşamalarında, mart ayında okulların neredeyse tamamen kapatılması ve hastalık riskine göre tecrit olma halleri çocukların ve gençlerin orantısız bir şekilde etkilendiklerini ortaya koyuyor. 

 

https://kemalsayar.com/website/assets/images/my1/images/5f3d600717870__picture1.png

Bununla birlikte, sağlık bakanı Matt Hancock ve hükümet için baş ağrısına neden olan ve aslında daha zorlayıcı olan soru; okulların tamamen yeniden açılmasının Birleşik Krallık'ın pandemiyi kontrol etmesi için bir risk olup olmadığıdır.

Burada bilim daha az kesin sonuçlar sunar, ancak ortaya çıkan kanıtlar riskin yönetilebilir olduğunu ve okulları kapalı tutmaktan çok daha az zararlı olduğunu gösteriyor. Son PHE çalışmasından elde edilen bulgular cesaret verici bir başlangıçtır. İlk dalga sırasındaki grip benzeri semptomları olan çocukların (elbette okula gitmemeleri gerekir) Covid-19 virüsünü yetişkinlere göre yayma olasılığı daha düşüktür. Ayrıca, gençler sınıf arkadaşlarına bulaştırsa bile, sınıf arkadaşlarının hastalanması pek olası değildir.

 

semptom göstermeyen çocukların bu virüsü bilmeden yetişkinlere ve dolaylı olarak onların evlerindeki diğer kişilere yayarak bir virüs halkasından sorumlu olma ihtimalleridir. 

 

Covid-19 virüsü ile birlikte birçok çocukluk çağı enfeksiyonunun hiçbir belirti vermediği bilinmektedir. Devam eden bir antikor çalışmasında, temmuz ayı sonuna kadar, 0-19 yaşları arasındaki her 25 sağlıklı kişiden birinin Covid-19 virüsü enfeksiyonu geçirdiğini, ancak bunların sadece üçte birinin solunum veya grip benzeri semptomları olduğu sonucu ortaya çıktı. Yani evet, çocukların enfekte olduklarını bilmeden okula gitme ihtimalleri bulunmakta. 

Okullarda yapılan test taramalarının yayınlanmamış sonuçlarına göre, geçen dönemin sonunda yeniden açılan ilköğretim okullarına giden çocukların çok az bir kısmında tespit edilebilir virüs olduğunu ortaya koymuştur. Ortaokulların yaz tatilinden önce sınırlı bir şekilde yeniden açılması göz önüne alındığında, ergenlerdeki durum daha az kesindir. Bununla birlikte, Ulusal İstatistik Ofisi'nden gelen raporlar; Nisan'dan Temmuz'a kadar yapılan testlerin sonucunda semptom göstermeyen 300 çocuk ve ergenden yaklaşık birinde, tıpkı 50 yaş ve üstündekilerdeki orana benzer şekilde virüs olduğunu kanıtlamıştır.

Ancak tespit edilebilir bir virüse sahip olmak, başkalarına bulaştırmakla aynı şey değildir. İsveç örneğine bakalım: İsveç pandemi sırasında 16 yaşın altındaki çocuklar için okulları açık tuttu. Öğretmenlerdeki enfeksiyon oranlarının ise diğer meslek gruplarından daha yüksek olmadığını ve hatta genellikle daha düşük olduğunu tespit etmiştir. Açıkça görülüyor ki burada birçok başka değişken rol oynuyor olabilir (örneğin öğretmenler diğer meslek gruplarından daha genç veya daha sağlıklı olabilir), ancak bu öğrencilerin korona virüsün etkili yayıcıları olmadıklarına dair bir miktar güvence sağlıyor. 

 

hala ihtiyat ve gözetimin devam etmesinin önemini de göstermektedir. Haziran ayında ABD'nin Georgia eyaletinde düzenlenen yatılı bir gençlik kampında 597 katılımcıdan en az 260'ının Covid-19 test sonucu pozitif çıkmıştır. 

 

 

Ancak okulların açılması önümüzdeki akademik yıl için bir öncelik olmalı. Sonbahara girerken, bu planın diğer tüm kısıtlayıcı önlemlerin azaltılması ile Covid-19 vakalarındaki artışa denk gelmesi kaçınılmaz. Aynı şekilde kaçınılmaz olarak buna okulların kapatılmasına geri dönme çağrıları eşlik edecek. Neyse ki, bu tür kararların alınmasına yönelik kanıtlar gün geçtikçe artıyor ve daha fazla kısıtlamanın yalnızca son çare olarak ve yalnızca yararlı olduklarına dair açık kanıtlar varsa kullanılması umulmaktadır.

 

Çocuklar ve gençler, nadiren mustarip oldukları bir hastalık için eğitimlerinin önemli bir kısmını zaten feda etmek zorunda kalmışlardır; şimdi hepimizin refahını ve gelişimini önceliğimiz haline getirme yükümlülüğümüzü hatırlamamız gerekiyor.

Kaynak : The Guardian
Çeviren : Klinik Psikolog Kübra Özdem
Facebook
Facebookta Paylaş
Twitter
Twitterda Paylaş
Twitter
E-Posta ile Paylaş
Whatsapp
Whatsappta Paylaş

ÖNCEKİ HAFTALAR