5f83f7ff18216__images-21.jpeg

Hayatta Kalabilmek İçin Öz-şefkat Gerekli mi?

12.10.2020

Öz-şefkat: Temel insani kavramlardan biri olarak taşıdığı önem üzerine yeni bir araştırma.  
Grant Hilary Brenner

Şefkat empati değildir ancak şefkat empatiye bağlıdır. Empati, bir başkasının bakış açısını (bilişsel ve/ veya duygusal) alma becerisi iken, şefkat, acıyı hafifletme motivasyonudur. Şefkat eylemi içerir.

Bugün gittikçe büyüyen bir literatür kendine ve başkalarına şefkat göstermenin yararları, affetme, kabul ve minnettarlık rolünün yanında şefkat göstermenin önündeki engeller (kendine şefkat göstermekten yana şüphe duyma, başkalarından şefkat bekleme ve başkalarına şefkat gösterme) olmak üzere şefkat ve merhamet duygularını araştırmaktadır. 

Öz-şefkat

Kendine şefkat göstermek esastır. Kalıtım ve yetiştirilme biçiminden etkilenen kimlik oluşumunun kilit bir bileşenidir. Depresyon, anksiyete bozuklukları, gelişimsel travma ve diğer sorunları olan bireyler kendilerini eleştirmeye meyillidirler ki bu eğilim psikolojik sağlamlık, memnuniyet ve kişisel gelişimin önünü tıkamaktadır. Şefkati geliştirmek ise bu becerileri destekler.

https://kemalsayar.com/website/assets/images/my1/images/5f83f99ddfc2c__images-10.jpeg

Öz-şefkatin düşük olması başarısızlığa götüren davranışlara yatkın hale getirir. Araştırmalar gösteriyor ki, öz-şefkati yüksek bireyler başarısızlığa bir tehditten ziyade bir öğrenme fırsatı olarak bakmaktadırlar. Öz-şefkat performans kaygısı yerine neyin önemli olduğuna (özyeterlilik, bireysel tatmin ve dışsal faktörlerin dengesine) odaklanma fırsatı verir. 

Düşük düzeyde öz-şefkat kişilik ile yakından ilişkilidir ve kişilerarası ilişkileri de etkiler. Yakın zamanda yapılan bir araştırmaya göre, uyumlu olma (Beş Faktörlü kişilik kuramının özelliklerinden biri) derecesi düşük bireylerin kendilerine yönelik şefkat düzeyleri de düşük çıkmıştır. Aynı araştırma, öz-şefkat ile duygusal zekanın aynı yönde arttıklarını göstermiştir. Öz-şefkat, yardımsever davranışlar ile toplumsal işlevi artırır ve daha yakın ilişkiler kurmayı destekler. 

Öz-şefkat ölçeği evrensel bir yapıyı yansıtıyor mu?

István Tóth-Király ve Kristin D. Neff tarafından 2020 yılında yayınlanan makaleye göre, Öz-şefkat Ölçeği (SCS) altı alt ölçeğe sahiptir: öz-şefkat, ortak insanlık duygusu, farkındalık, kendini yargılama, izolasyon ve aşırı özdeşleştirme (olumsuzluklarla). Kendine şefkatli ve şefkatsiz olmak istatistiksel olarak konuşursak aynı madalyonun iki yüzüdür.

Aynı uzmanlar tarafından 2019 yılında toplanan 20 farklı veri grubundan alınan bilgiler analiz edildi. Avustralya, Brezilya, Kanada, Fransa, Almanya, Yunanistan, Macaristan, İran, İtalya, Norveç, Portekiz, Güney Kore, İspanya, Birleşik Krallık ve Amerika Birleşik Devletleri'nden yaşları 15 ile 83 arasında değişen 10.997 katılımcı, yüzde 70 oranında kadın olmak üzere 26 maddelik Öz-şefkat Ölçeğini kendi dillerinde cevapladılar. Veriler titizlikle test edildi. 

https://kemalsayar.com/website/assets/images/my1/images/5f83f9d74353a__images-11.jpeg

Araştırmacılar Öz-şefkat Ölçeğinin geniş bir geçerliliğe sahip olduğu sonucuna ulaştılar. Nüfus, cinsiyet, yaş veya kullanılan dil ne olursa olsun, ölçek öz-şefkati başarıyla ölçebilmektedir. Bu sonuç, ölçeğin insan deneyiminin temel bir yönüne karşılık geldiğini ve kendine şefkat seviyelerinin kişiden kişiye, gruptan gruba değişmesine rağmen dünya çapında kendine şefkatin mevcut olduğunu göstermektedir.

Örneğin cinsiyet farkları konusunda yapılan bir araştırmaya göre, erkeklerin ortalama olarak öz-şefkat düzeyleri biraz daha yüksek çıkmıştır. Bu sonuç, kalıp yargılara meydan okuyor gibi görünüyor. Öte yandan kadınlar genellikle daha özverili olarak görülüyor, tartışmalı olsa da bu durum daha düşük öz-şefkate neden oluyor ve çocuk yetiştirme üzerinde daha büyük bir etkiye sahiptir. Araştırmalar anne-baba asimetrisinin biyolojik olarak belirlenmiş farklılıklardan ziyade annelerin birincil bakıcı olmasının bir sonucu olabileceğini düşündürmektedir.

Öz-şefkat ve merhamet, depresyon, anksiyete, travma sonrası stres bozukluğu, bipolar bozukluk ve diğer ruhsal rahatsızlıkları olan bireylerde daha düşük olma eğilimindedir. Öğrenciler ise en yüksek öz-şefkat düzeyine sahip grup olarak tespit edilmiştir. Acaba bu durum son zamanlarda öz-şefkat temelli uygulamaların yaygın hale gelmesinin bir sonucu mudur? Artık birçok okul duygusal zekayı geliştiren programları bünyelerine alıyorlar (Yale Üniversitesi gibi). Eğitim alanında kullanılan medya giderek daha fazla öz-şefkatin önemi üzerine odaklanarak bir farkındalık yaratıyorlar. 

Ayrıca çalışma kendimizle daha iyi ilişkiler geliştirmek, eski meseleleri ele almak, olumsuz tutumların üstesinden gelmek ve nihayet yaş ile beraber bir olgunlaşmaya sahip olabilmek gibi olası nedenlerle öz-şefkatin yaşla birlikte arttığını da tespit etti. 

İspanyol, İtalyan, Macar, Brezilya ve Avusturyalı bireyler en yüksek öz-şefkat düzeyine sahip görünmektedirler. Onları İngiltere, Fransa ve Yunanistan ve son olarak ABD ve Almanya izlemiştir. İngilizce konuşan kültürler, ilgi çekici bir gözlem olarak daha düşük düzeyde öz-şefkate sahip görünmektedirler. Bu bulguların nasıl yorumlanacağını bilmek şu an mümkün değildir ve gelecekte yapılacak çalışmalara ihtiyaç vardır.

 

Alınan Dersler

E-posta yoluyla István Tóth-Király ve Kristin D. Neff ile röportaj yaptım. İki uzman da COVID-19 sırasında öz-şefkatin önemini vurguladılar; "Bu olumlu öz-tutum, belirsizlik, ekonomik zorluklar ve hepimiz için kişisel zorluklar ortaya çıkaran ve devam eden bu küresel salgın sırasında daha da önemli olabilir... Kendimizle sağlıklı bir ilişki içinde olmak şu anda ve gelecekte bir fark yaratabilir. Bu olumlu öz-tutum, yaşadıkları travma ve stresle başa çıkmak için öz-şefkat ihtiyacı duyan hemşireler ve doktorlar gibi ön saflarda mücadele veren çalışanlar için özellikle gereklidir. Öz-şefkat hastalara yardım ve bakım sağlamak için gereken kaynaklardan biri olabilir".

https://kemalsayar.com/website/assets/images/my1/images/5f83fa1cc3216__images-17.jpeg

Öz-şefkat çalışmalarının başlangıcında insanları en çok neyin şaşırttığını sordum. İnsanların bilinçli olarak kendilerine şefkat göstermelerinin ne kadar yararlı olduğuna şaşırdıklarına ek olarak aşağıdaki bilgilerin “öz-şefkat insanları zayıf kılmak yerine zorluklar karşısında güçlü olmalarına yardım eder. Öz-şefkat kendine düşkün olmak değildir; oysa öz-şefkat kısa vadeli zevkler yerine uzun vadeli sağlığı tercih etmeye destek olur. Kendini temize çıkarmak yerine hatalar için sorumluluk alacak kadar kendini güvende hissetmeyi sağlar. Bencil olmak yerine ilişkilerinde diğerlerine daha fazla şey verebilmeyi sağlar. En önemlisi, motivasyonu azaltmak yerine motivasyonu artırır” insanları şaşırttıklarını eklediler. 

Birincisi, makalenin sonuçlarından biri, Öz-şefkat Ölçeğinin farklı dil ve kültürlerde aynı şeyi ölçebildiği ve böylece farklı geçmişlere sahip bireylerin öz-şefkati benzer şekillerde kavramsallaştırmış olmalarıdır. İkincisi, öz-şefkat düzeylerinde cinsiyetle ilgili küçük farklılıklar vardır; ancak bu farklılık fazlaca abartılmamalı ve ölçeğin kadın ve erkekler için aynı şekilde işlev göstermiş olmasıdır. Üçüncüsü, insanlar yaşlandıkça ve daha bilge hale geldikçe kendilerine karşı daha fazla şefkatli hale gelebilmektedir. Son olarak, kültürün öz-şefkat düzeyleri üzerinde bir miktar etkisi vardır ve öz-şefkatin dış faktörler tarafından nasıl şekillendirilebileceğini ve birbirimizle nasıl ilişki kurduğumuzu etkilediğini anlamak için daha fazla araştırma yapılmasına ihtiyaç vardır. 
 

Öz-şefkatin dünya genelinde mevcut olduğu ve öz bakım ile bireysel işlevlerin birçok yönü yanında kolektif düzeyde başkalarıyla kurulan ilişkilerde önemli bir fonksiyona sahip olması nedeniyle şu soru gündeme gelmektedir: 21. Yüzyıla geçtiğimiz bugünlerde kendimiz ve diğerleri ile karşılıklı ve esaslı bir şekilde şefkat içinde olmaya ihtiyaç var mı? Eğer şefkat göstermekte başarısız olur, güvensizlik ve tehdit altında yaşamaya devam edersek herkes için daha iyi bir dünya kurmak için sorunlarımızı çözme olasılığımız nedir?

 

Çeviren: Uzman Klinik Psikolog Rabia Yavuz

Kaynak: https://www.psychologytoday.com/intl/blog/experimentations/202006/is-self-compassion-required-human-survival

 

 

 

Facebook
Facebookta Paylaş
Twitter
Twitterda Paylaş
Twitter
E-Posta ile Paylaş
Whatsapp
Whatsappta Paylaş

ÖNCEKİ HAFTALAR