Covid-19 ile başlayalım; yeni koronavirüs sebebi ile başlayan korkutucu hastalık. Hızlı yayılıyor, belli bir aşısı veya koruyucu tedavisi yok ve gerçekte ne kadar öldürücü olduğunu bilmiyoruz. Tüm bu şartlar altında insanların korkuya kapılıyor olmaları anlaşılabilir bir durum. Geçtiğimiz haftalara oranla toplumun içinde bulunduğu kaygı düzeyi de farklılaşmış durumda. 2019 yılının sonbaharından bu yana dünya çapında 3500 kişi bu hastalık sebebiyle hayatını kaybetti.
Sadece Amerika’da biline grip sebebiyle ölen kişi sayısı ise Ekim ayı itibariyle 20.000 – 52.000 arasında. Yaşlılar ve kronik solunum rahatsızlığı olan kişilerin dikkat etmesi çok önemli ancak büyük bir çoğunluk koronavirüs ile yüzleşmekte ve evde tedavi edilebilmekte. Bazılarının semptomları da tamamen ortadan kalkacak ve kişiler eski sağlıklı hayatına geri dönebilecek.
Şu an dünya ekonomisi çok zor durumda, Çin mahalleleri boş, Asya’lı insanlara karşı ayrımcılık en üst seviyede ve herkes maske stoklamakla meşgul. Peki koronavirüsten neden bu kadar korkuyoruz?
New York Times gazetesi editörlerinden psikolog David DeSteno bu sorunun cevabının “yanlış ölçekli duygular ve sınırlı bilgi” olduğunu söylüyor. “Virüsün Çin üzerinden yayıldığını öğrenmek bize yoğun bir korku sebebi oldu, olması gerekenden daha çok telaşa kapıldık. Yüzleşmemiz gerekenden çok düşmanca, problemli ve korkulu davranışlar geliştirdik ve bunun sonucunda korku çemberi genişlemiş, etrafımızı sarmış oldu.”
Öncelikle, psikologların “ulaşılabilirlik yanılgısı” adını verdiği ve duyduğumuz olaylara anında anlam yüklememiz anlamına gelen bir kavramdan bahsedebiliriz. Salgın konusunda etrafımızı sarmış olan bu konuyu, durmak bilmeyen medya döngüsü körüklemektedir.
Ve duygular tehlikeyi algılamamızı olumsuz yönde etkilemektedir. Genel olarak grip gibi yaygın ve günlük olaylardan çok terörist saldırılar gibi yıkıcı olaylardan korkarız. Covid-19 olayında ise, ortaya çıkan risk oldukça karmaşıktır çünkü hastalık hakkındaki objektif bilgimiz değişerek gelişiyor.
Frizelle’ye göre; insanoğlu bu tarz kesinliği ve tahmin edilebilirliği olmayan durumlara karşı yetersiz tepki gösterme yolunda ilerliyor. “Bizler insanız bu sebeple kendimizi korumak adına tehditlere istemsiz tepkiler veririz” der. “Ancak asıl zor olan, karşılaşılan tehdidin fazlasıyla bilinmez olması ve potansiyel olarak geniş kapsamlı tehdit ile karşılaşılmasıdır. Bu durum insanların olağandışı davranışlar sergilediğini gördüğümüz noktadır.”
Temel ihtiyaçlar ve çok da gerekli olmayacak medikal materyallerin alımına yönelik “panik alışverişi” ile örülü aylar bizi bekliyor. Hazırlıklı olmak iyidir ancak aşırıya kaçmak zarar verir. Örneğin yapılan medikal alımlar sağlık çalışanlarının, eldiven, yüz kalkanı veya solunum cihazı gibi temel ihtiyaçlarının karşılanmasını sekteye uğratır.
Belirsizlik hali aynı zamanda yanlış iddiaların ortaya çıkmasına da zemin hazırlar. The Guardian gazetesinden Adam Kucharski’nin belirttiği gibi “salgının ortasında sergilenen bazı davranışlar hastalığın bulaşmasını artırabilir.” Online bilgi edindiğimizde yanlış olanı anlayabilmek konusunda oldukça yetersiz kalıyoruz. Bunun sebebi yeteri kadar zaman ayırmamak da olabilir, doğru olan bilgiyi uygun bir şekilde bulmayı bilmemek de olabilir.
Bu durumun bir diğer sebebi de zihnimizin bize oyun oynaması ve tekrar tekrar okuduğumuz şeylere inanmamızı sağlamasıdır. Daha önceden var olan inandıklarımızı destekleyen bilgiyi arar ve biz de güçlü duygular uyandıranlara inanırız.
Korku kavramı bizde, başkalarını suçlama veya etiketleme sebebi de olmaktadır. Salgının Çin / Wuhan’dan başlaması sebebi ile Asyalı karşıtı davranışlar ve saldırılar görülmektedir.
Hemşirelik okulunda profesör olan ve sağlık psikolojisi uzmanı Alison Holman “insanların güçlü olan bir duygusuna sarılmasının hızlı ve yanlış seçimler yapma sebebi” olduğunu belirtmektedir. “Hali hazırda önyargılı olan insanlar bu tarz sıkıntılı dönemlerde, belli bir gruba karşı olan –ayrımcılık- düşüncelerini ortaya çıkarırlar.
İstanbul Davranış Bilimleri Araştırma ve Tedavi Merkezi kurucusu ve psikiyatrist Metin Başoğlu, depremden kurtulan kişilerin duygusal ve davranışsal tepkileri üzerinde bir araştırma yapmış ve günümüzde koronavirüse karşı gösterilen reaksiyonlar ile paralellikler tespit etmiştir.
Başoğlu, 1999 yılında meydana gelen, 17.123 kişinin hayatını kaybettiği ve 43.953 kişinin yaralandığı büyük deprem sonrası, depremden kurtulan birçok kişinin evlerine dönmeyi reddettiğini ve aylarca dışarıda yaşadığını belirtmektedir. Ancak Başoğlu’na göre, o günlerde ekiplerin insanları evlerine dönmelerine yönelik cesaretlendirmesi onların daha hızlı iyileşmesini sağlayacaktı.
Başoğlu ve ekibi TSSB ile baş edebilmek adına Kontrol Odaklı Davranışsal Terapi’yi geliştirdi. Bu tedavinin ortaya çıkma sebebi “stres kaynağına maruz kalan kişinin ona karşı kontrol sağlayabildiğinin” gözlemlenmesiydi. “Karşımıza çıkacak olan risk faktörlerini kontrol edemeyiz. Ancak bu bize daha anlamlı, daha mantıklı ve daha üretici bir hayat sunar. Geniş çaplı ve realist olmayan bir kaçınma, hayatta kalma ile bağdaşamaz.”
Uzmanlar, aşırı tepkiler vermeden, toplumsal bir paniği tetiklemeden, korkularımızı kontrol ederek tedbirli davranmayı ve hayatımıza devam etmemizi tavsiye ediyor. Holman’a göre “medyaya aşırı maruz kalmak anksiyeteyi körükler. İhtiyacımız kadarını öğrenmeli ve akışa bırakmalıyız.”
Holman; insanların tekrar ayağa kalkabilmek adına yapabilecekleri temel bazı şeyler olduğunu, maksimum seviyede kontrollü olmak gerektiğini ve hastalığa karşı duruşumuzun sağlam olmasının büyük önem taşıdığını söylemektedir. Bu bağlamda, eğer hastaysak ateşimizi takip etmeli ve kendimizi izole etmeliyiz, ellerimizi düzenli olarak su ve sabunla yıkamalıyız ve konser- maraton gibi aktivitelerden kaçınarak kalabalıklardan uzak durmalıyız.
Anksiyete veya OKB gibi mental problemleri olan bireyler için hızla yayılan bir salgın zor zamanlara sebep olabilir. Bu noktada sosyal destek ağları büyük önem taşır. Holman “anksiyetesi artan kişilerin güvendikleri insanlar ile iletişim kurmaları, o kişiler tarafından sakinleştirilmeleri ve destek görmeleri önemlidir” der.
Tüm bunlara ek olarak, sağlık uzmanları panik duygusunun karar almamızda ve mantıklı olma konusunda bizi etkilememesi için uyarılarını sürdürmektedir. Başoğlu’na göre, aksi bir durumda “virüsün alabileceğinden çok daha fazlasını” ödemek zorunda kalacağız ve bu durum her açıdan bize “pahalıya mâl olacak”.
Kaynak: www.qz.com
Annabelle Timsit’den çeviren psikolog Lamia Ergül
Olumsuzluk düşünceler nedir ve zihnimizi daha olumlu düşünmek için nasıl değiştirebilirsiniz? Olumsuz düşünceler bizi üzgün, şüpheci ve ...
DevamıBardağın dolu tarafından bakarken ipin ucunu kaçırıyor olabilir miyiz? Bazen olaylara iyimser yaklaşırken...
Devamıİnsanlık yolunun önü de ardı da kanla ıslanmış. Dikkat et de kayma! Bu zamanda insan çalanlar altın çalanlardan daha fazla...
DevamıHem psikiyatrist hem de hasta olarak tanı koymanın ne kadar hassas bir durum olduğunu biliyorum. Zihinsel rahatsızlıkları adlandırmak...
DevamıRuh sağlığı uzmanlarının ruminasyonu azaltmak için sundukları öneriler...
Devamı2010'da bir yaz günü Cambridge'deki Christ’s College'da yaptığım bir konuşmadan sonra, Daniel Berg adında İsveçli bir yüksek lisans öğrencisi...
DevamıCovid-19 hayatlarımıza davetsiz bir misafir gibi girdiğinden bu yana, aşina olduğumuz yaşam pratiklerimiz ve dünyayı algılama biçimimiz...
DevamıCOVID-19 salgınının insan hayatı üzerindeki korkunç sonuçlarından sonra belki de en güçlü etkilediği alanlardan biri özgürlüğümüz oldu. Dünyanın her yerinde...
DevamıMutluluk: amaç belirlemek ile anlık hazzın muhteşem dengesi...
DevamıPandemi sürecinin akıl sağlığı alanında bir krizi tetiklemesi bekleniyor, ama belki de bu süreç hayata yeni bir şekilde...
DevamıDepresyon sanki kendimize karşı giriştiğimiz bir savaştır ve biz ufacık bir negatif propaganda parçasını bile kendimize karşı cephanelik kullanmak için...
Devamıİstenmeyen duyguları uzaklaştırma çabası her zaman ters teper...
Devamıİnsanlar “hikâye-anlatan” yaratıklardır: dünyamızı inşa etmek için hikâyeler üretiriz...
DevamıÖz farkındalık, herkesin doğru egzersizler ve alışkanlıklar ile geliştirmeyi öğrenebileceği bir beceridir. Hayatınızın veya kişiliğinizin anlayamadığınız...
Devamıİyiye tanıklık etmek bizi nasıl ve ne kadar etkiler? Kibar veya cömert davranışlarla karşılaştığımızda...
DevamıGeleceğe ait kaygıları anlayabilmek özellikle Covid-19 pandemisi sürecinde önemli bir hâl aldı...
DevamıBu kitap insanların zamana paradan daha çok değer vermelerinin daha iyi hissettirdiğini öne sürüyor. Eski bir söz vardır: Vakit nakittir...
DevamıHastalık hayatlarımıza girdiğinden beri hepimizi bir korku kapladı. Dışarı çıkma yasaklarının yanı sıra izin verilse de...
DevamıDisosiasyon, herkesin duyduğu ancak çok az kişinin tanımlayabildiği şeylerden biridir. Zihniniz başka bir yerde olduğu için...
DevamıCovid-19 ile çevrelenmiş hayatınız ile ilgili çok fazla düşünmek sağlığınız ve iyiliğiniz adına zararlı olabilir...
DevamıPsikolojik dayanıklılık, stresli durumlara uyum sağlayabilme ve değişen koşullara psikolojik olarak ayak uydurabilme kapasitesi olarak tanımlanabilir...
DevamıVe daha nazik olan iç sesimize nasıl yer ayırırız?
DevamıYaşam boyunca benliklerimizi oluşturan birçok hikaye vardır. Bu hikayeler bizim benliğimizi ve diğerleriyle kurduğumuz ilişkileri hayat yolculuğumuzda ihtiyacımız olan...
DevamıPandemide üç ayı geride bırakırken, benden 3200 km uzaktaki 28 yaşında büyük kızımı ve eşini görmeyi çok istiyordum...
DevamıHerkes korkutucu olan travmatik bir deneyime karşı sabırlı olamaz. İyileşmek için önemli olan acı veren duyguların tamamen irdelenmesidir...
DevamıKırgınlığa yol açmış biri özür dilediğinde bazen, bu özür af dilenilen taraf için çok da rahatlatıcı veya ikna edici hissettirmeyebilir...
DevamıDuygusal ve ruhsal iyilik halini yeniden oluşturabilmek adına 5 ilke...
DevamıCOVID-19 Virüsüne Yakalanmak Hayatımı Yeniden Gözden Geçirmeme Neden Oldu. Yavaşlamak, Radha Ruparell’in gerçekte neyin önemli olduğunu...
Devamıİkinci Dünya Savaşı'nın sona ermesinden sonraki aylarda, Albert Einstein Amerikalıları üçüncü bir dünya savaşını hayal etmeye teşvik etmek için bir röportaj verdi...
DevamıYakınların kaybı her insanda farklı, ancak derin bir psikolojik sürecin başlangıcına işaret eder. Kırık bir kalpten ölecek gibi olma hissini hayatımızda en az birkaç kere duyarız, ancak araştırmalar...
DevamıGünlük stres etkenleriniz kaygınızı artırıyor mu? Kendinizi endişe, öfke ve geçmeyen bir suçluluk duygusu ile boğulmuş halde buluyor musunuz?
DevamıÖz-şefkat: Temel insani kavramlardan biri olarak taşıdığı önem üzerine yeni bir araştırma...
DevamıAraştırmalara göre, günlük sosyal etkileşimler iyilik halimiz için önemli...
DevamıZihin kolaylıkla yeni fikirlere kapalı hale gelebilir. ‘Başlangıç seviye’ aklını canlandırıp sürdürmek, öğrenmenin keyfini yeniden keşfetmemizi sağlar...
DevamıKalıcı olan OKB ümitsizliğe sebep olur bu şekildeki depresif düşünceler de kaygı üretir. Obsesif Kompulsif Bozukluk, anksiyetenin...
DevamıCovid-19 zamanında utancın oynadığı oyunlar hem karmaşık ve hem de artmaya devam ediyor. Pandemi döneminin kafa karıştıran yönlerinden biri, büyük ölçüde kapalı kapılar arkasında...
DevamıDonald Winnicott’a göre, ruh bizlerin içerisinde değil fakat bizlerin arasında... Aslen çocuk doktoru olan Donald Winnicott (1896-1971) 20. Yüzyılın ortalarında psikanalizin ana figürü haline gelmiştir...
DevamıÖz bilinç kaynaklı bir duygu olan utanç, kişiye içsel olarak değersizlik, yetersizlik, lekelenmişlik, pişmanlık hisleri aşılayarak olumlu duyguların...
DevamıÜnlülere taptığımız, özçekim kültürünün bir norm olduğu ve sosyal medyanın kendimizin “kusursuz” imajını oluşturmak için...
DevamıVerimliliğe adeta tapıyoruz. Daha fazla almak için daha az kullanın. Aynı gün teslimat. Aynı anda birkaç işi birlikte yapmak; bir yandan e-posta gönderirken, bir yandan da mesaj...
DevamıKovid-19 bize daha az iş odaklı bir toplum olma konusunda anlık bir bakış imkânı sundu. Fakat eski normale dönmeyi reddetmek için kararlılığa ihtiyacımız olacak...
DevamıDikkat hırsızlığına karşı ne yapmalıyız? Dikkati dağıtan şeyler için teknolojiyi suçlamayı bırakın...
DevamıFarklılıklar arasında köprü kuranlardan biri misin?
DevamıZorbalık, Dünya Sağlık Örgütünün tanımı ile kasti fiziksel veya sözel şiddet, ve göz korkutmaya karşılık geliyor...
DevamıOkul yöneticileri – bölüm başkanları, müdürler – büyük bir zorlukla karşı karşıyalar: Covid19 döneminin ortasında okul topluluklarını birleştirmek ve yeniden canlandırmak...
DevamıYaralarınız – kendinizin ya da size yapılmış olanlar- sizi hapseder...
DevamıCovid-19 krizinin ortasında korkularınız ile başa çıkabilmek...
DevamıHızlı tempolu ancak sıklıkla hareketsiz yaşam tarzımızın diğer birçok yönü gibi, ekran süresi da sağlık denklemine yeni değişkenler getirdi...
DevamıYalnız değilsiniz. Dünyanın farklı yerlerindeki pek çok insan depresyonda, kaygılı ya da stresli...
DevamıYeni araştırmalar; çocukların minimum risk altında olduğunu ancak eğitimlerinin büyük ölçüde zarar gördüğünü gösteriyor.
DevamıBu bir ebeveynden gelen alışılmadık bir terapi isteğiydi. Sekiz yaşındaki bir çocuğun annesi ve babası şu an her şeyin yolunda gittiğinden bahsetti fakat...
DevamıAnlamlı ve uzun vadeli hedefler sağlığınız ve mutluluğunuz için iyidir. Burada bunlara ulaşabilmek için bazı yöntemlerden söz edeceğiz...
DevamıYapışkan, korkutucu, takıntılı ve rahatsız edici düşüncelerin nasıl üstesinden geleceğiz?
DevamıHer şey kontrolden çıkmış gibi hissettiğimizde ne yapmalıyız?
DevamıIrkçılık bir psikolojik olgunluk ve bütünlük eksikliği işaretidir. Irkçılık, insan topluluklarında her zaman göze çarpan bir unsur olduğundan ...
DevamıPanik atak, bedende ve zihinde panik ya da korku olarak kendini belli eden düzenli bir yanlış alarm verme halidir. Bunun farkında olmak, onu kontrol altına...
DevamıBizi mutlu eden aktiviteler keyifsiz halimizin hem ürünü hem de sebebidir. Davranışlarımızla harekete geçerek bu döngüyü bozabiliriz...
DevamıPandemi sürecinde neler yaşadığımızı unutmayalım. Etrafımızdaki pek çok kişi karantina süreci bittikten sonra nasıl bir hayatın bizi beklediği konusunda merak duymaya başladı...
DevamıZamanınıza değerli bir eşyanız muamelesi yapın. Covid-19 pandemisi başladığından beri, pek çok kişi gibi siz de kendinizi...
DevamıSokağa çıkamazken kendinizi bunalmış hissediyorsunuz ve birdenbire elektronik öğrenme ve çalışma süreçlerine ayak uydurmak zorunda mı kaldınız? ...
DevamıSon birkaç haftadır hemen hemen hepimiz endişeliyiz ve bazılarımız günlük aktivitelerinden kendilerini korumak için uzaklaştılar...
DevamıDaima mutluluğun peşindeyiz; oysa asıl berraklığa, depresyon ve varoluşsal korkulardan ulaşıyoruz. Hayatın cehennem olduğunu itiraf ettiğinizde...
DevamıSabah uyandınız ve adeta otomatik bir şekilde banyoya yönelerek diş fırçasını elinize aldınız. Sabah kalkar kalkmaz dişinizi fırçalamak yıllar içinde...
DevamıDijital teknolojideki gelişmeler, yaşadığımız çağı ve geleceğimizi, düşünme ve seçim yapma haklarımızı dikkate almayan...
DevamıSosyal medya platformlarının, bağımlılığa benzer zararlı sonuçlar doğuran, kompülsif kullanımları bir tıbbi hastalık...
DevamıBu seküler teknik ve ahlaki temellerinden göreceli noksanlığıyla, karşıtları tarafından ‘McFarkındalık’ ...
Devamı“Bilinçli Farkındalık”, tek başına 1 Milyar USD’dan fazla hacimli ve –biraz paradoksal olarak- gittikçe çoğalan...
DevamıHayatta kötülüğün her zaman karşımıza çıkabileceği bilgisini hatırda tutarak mı yaşamalıyız ...
Devamı