Elke Vlemincx
Müzisyen Balthazar Much Ado About Nothing'de (Kuru Gürültü) kadınların erkeklerin sadakatsizliğinden bıktıklarında nasıl iç çektiklerini anlatıyor:
Kadınlar, artık iç çekmeyin, daha fazla iç çekmeyin
Erkekler her zaman aldatır
Denizde bir ayak ve kıyı
Asla bir şeye sabitlenemezler.
Öyleyse iç çekmeyin, bırakın gitsinler,
Sen neşeli ve güzel ol,
Bu tüm hüzün seslerini dönüştürür
William Shakespeare bunu 1600'den önce yazmış olsa da onun kavramsallaştırması günümüzün iç çekiş psikolojisi ile yakından örtüşüyor. Deneysel araştırmalar, insanların zor bir matematik testini çözdüklerinde, üzücü resimlere baktıklarında veya eski bir duyguyu hatırladıklarında daha sık iç çektiklerini gösteriyor. Bu duygu; korkmuş, endişeli veya depresif hissetmek gibi olumsuz duygularla ilgili olabilir ancak sevinç veya arzu gibi olumlu bir duygu ile de ilgili olabilir. İnsanlar kendilerini duygusal hissettiklerinde iç çekerler; örneğin müzik öğrencileri halka açık bir konserden önce endişelendiklerinde daha fazla iç çekerler.
Duygusallaştığımızda iç çekeriz çünkü iç çekiş vücutlarımız için bir "sıfırlama düğmesi" işlevi görür. Bilimsel olarak iç çekme, derin bir nefes alma olarak tanımlanır. 1960'lardan bu yana kemirgenlerde ve daha sonra insanlarda yapılan araştırmalar iç çekmenin akciğerleri kritik bir şekilde koruyarak önemli bir işleve hizmet ettiğini gösterdi. İnsanlar her zaman aynı akciğer hacmiyle nefes alsaydı akciğerlerdeki küçük hava keseleri sönerdi. Bu durum akciğerleri sertleştirir ve gerekli oksijen ve karbondioksit değişimini engeller. Sık sık derin bir soluk alma akciğerlerdeki küçük hava keselerini tamamen şişirerek akciğerleri esnek hale getirir ve hava değişimini yeniden sağlar.
Bu "sıfırlama düğmesi" nefesimizi düzenler ve bizi sağlıklı kılar. Aynı zamanda duygusal durumumuz için de faydası vardır. Stresli olduğumuzda kas gerginliği giderek artar ve nefes almamız düzensiz hale gelir. Bu değişiklikler bir iç çekmeyle önlenebilir; iç çekiş solunum kaslarını gerer, vücuttaki kas gerginliğini azaltır, solunum düzensizliğini azaltır ve çok düşük veya yüksek olduğunda oksijen ve karbondioksit seviyelerini düzenler. Bu şekilde iç çekişler bizi fizyolojik olarak sıfırlar ve bu da rahatlama hissine yol açar.
Bu nedenle 'bir nefes al' sözü bilimsel bir değere sahiptir. Yapılan bir araştırmada farelere elektrik şoku verilmesi bırakıldığında farelerin iç çekmelerinin arttığını gösterdi. İnsanlarda da benzer bir etki bulundu: Katılımcılar yüksek ve stresli sese maruz bırakıldıktan sonra ses kesildiğinde daha fazla iç çektiler. Ayrıca yapılan araştırmalar iç çekmenin sadece rahatladıktan sonra gerçekleşmediğini de gösteriyor: Ayrıca İç çekmek rahatlamaya yol açar. Bu nedenle duygusallaştığımızda iç çekiyormuşuz gibi görünüyor çünkü bu durum nefes alıp vermemizi sıfırlar, kas gerginliğini azaltır. Böylece rahatlama gerçekleşir ve bu rahatlama duygularımızı yönetmemize yardımcı olur.
İç çekmenin pek çok faydası var gibi göründüğü için bilinçli olarak sürekli derin bir nefes almanın iyi bir fikir olup olmadığını merak edebilirsiniz. Yukarıda açıklanan iç çekişlerin sıfırlama etkileri çoğunlukla kendiliğinden iç çekmeler için geçerlidir ve fizyolojik veya duygusal durumumuz tarafından otomatik olarak ortaya çıkarlar. Talep üzerine derin bir nefes almak aynı etkiye sahip değildir. Örneğin bir çalışmada katılımcılardan zor bir matematik görevinin hemen ardından derin bir nefes almalarını istedik ve ayrıca aldıkları anlık iç çekmeler kaydedildi. Talep üzerine derin nefes almanın aslında vücuttaki stresin iyileşmesini kolaylaştırmaktan çok engellediği görüldü. Bu tür bir nefes, spontan bir iç çekmenin yaptığı gibi kas gerginliğini azaltmaz ve aynı fizyolojik rahatlamayı da sağlamaz.
Araştırmanın başka bir versiyonunda katılımcılardan bu zor matematik görevinden sonra kendilerine istedikleri zaman derin bir nefes almalarını söyledik. Bu durumda derin nefes almanın yardımı oldu ve bir miktar psikolojik rahatlama sağladı. Bu tespit başka araştırmalarla da destekleniyor. Bir çalışmada bir dizi derin nefes almanın sigarayı bırakma sırasında olumsuz duyguları ve sigara özlemini azalttığı görüldü. Özetle söylemek gerekirse yoga hocanız, en iyi arkadaşınız ya da motivasyonel kahve fincanınız: 'Derin bir nefes al' diyorsa ve şöyle düşünebilirsiniz: Kulağa hoş geliyor, bir tane iyiyse daha fazla nefes alayım. Ancak ihtiyaç duymuyorsanız bu da tamamen normal.
Üstelik çok sık iç çektiğinizi fark ediyorsanız bu bir sorun olabilir zira her şeyin fazlası zarardır. Sağlıklı bir akciğer için ara sıra kendiliğinden bir iç çekme gerekli olmasına ve stres ya da olumsuz duygularla baş etmemize yardımcı olmasına rağmen bu yararlı etkiler iç çekmenin aşırı hale gelmesiyle ortadan kalkabilir. Kronik kaygı, panik bozukluk ve travma sonrası stres bozukluğu teşhisi konan kişiler sıklıkla aşırı derecede iç çeker. Çok sık iç çekme romatoid artritli kişilerde depresif semptomlarla da ilişkilidir. Bunun nedeni iç çekmenin kısa vadeli rahatlatıcı etkileri olabilir. Eğer birisi, çoğu zaman bilinçsiz olarak iç çekmenin duygusal rahatlama getirdiğini öğrenirse, o zaman bu davranış güçlenir ve bunu daha sık yaparlar.
Bir kişi sağlıklı bir oksijen-karbondioksit dengesini koruduğu sürece bu durum sorun değildir. Ancak insanlar aşırı iç çektiklerinde hiperventilasyon gibi vücutta kronik olarak düşük karbondioksit seviyelerine sahip olma riski taşırlar. Bu hal vücutta baş dönmesi, çarpıntı, anksiyete, nefes darlığı ve ağrı gibi yaygın semptomlara neden olur. Bu şekilde bir iç çekmenin kısa vadeli rahatlatıcı etkileri bazen daha fazla iç çekmeyi teşvik eder ve bu da insanların rahatlatmaya çalıştıkları semptomları sürdürmelerine neden olabilir.
Sık sık iç çeken insanların bunu yaptığının çoğunlukla farkında olmadığı görülmekte. Çoğu zaman bu kişilere eşleri veya meslektaşları sık sık iç geçirdiklerini söyler. Sosyal ortamlarda iç çekmenin bir iletişim işlevi olup olmadığı bir sorudur: Bu iç çekmeler biz farkında olmasak bile sıkıntı işareti ya da başka birine nasıl hissettiğimizi ifade etme girişimleri olabilir mi?
Ayrıca aşırı iç çekmenin kronik hastalık veya psikolojik rahatsızlığın belirtileri olup olmadığını anlamak önemlidir. Durum böyleyse insanlar daha az sıklıkta iç çekmeleri, nefeslerini ve psikolojilerini daha sağlıklı seviyelere getirmeleri için harekete geçebilirler. İç çekişin gizemleri söz konusu olduğunda sadece buzdağının ucu görülmekte. 18. yüzyıl yazarı Antoine Bret, "Aşkın ilk iç çekişi bilgeliğin sonuncusudur" der. Umalım ki iç çekme bilimi gelecek yıllarda iç çekişin bilgeliğini geliştirsin.
Kaynak : www.psyche.co
Çeviren: Uzman Klinik Psikolog Rabia Yavuz
Eposta: rabia.yavuz@gmail.com
Instagram: @klinikpsikolograbiayavuz
Depresyonun ne olduğunu ve nasıl yönetileceğini bilmek depresyona girmeyi önlemeye yardımcı olabilir...
DevamıBir demokrasi ya da bir gözetim toplumu olabiliriz, ama ikisi birden olamayız...
DevamıTravma yaşantısının insanlık tarihi kadar eski olduğunu biliyoruz. İnsanoğlu yeryüzünde var olduğu günden beri mutlaka...
DevamıGeçtiğimiz yıl içerisinde COVID-19 virüsüne yakalandıktan bir süre sonra psikolojik yardım arayan kişilerin öykülerine bakıldığında...
DevamıVerici bir yapıya sahip olan insanların hâl üzere kalırken, aynı anda zamanlarını ve enerjilerini nasıl koruyacakları bu yazıda.
DevamıKristin Neff ve Christopher Germer ile Röportaj
DevamıBunu nasıl fark edebilir ve neler yapabilirsiniz?
DevamıAileler pandemi döneminde stresle başa çıkmak, aile içi sağlıklı iletişim kurmak ve ruh sağlıklarını korumak için neler yapabilir?
DevamıKarmaşık gerçekliklerle karşı karşıya kaldığımızda beynimizin bizi güvenli bir limana çekmeye çalışır. Gerçeklik gizleme ise...
DevamıŞayet kulak vermek için vakit ayırırsak, kişisel kriz dönemi bilgelik sunabilir...
DevamıBu, onun ilk kar kayağı (snowboard) atlaması ya da yaptığı en kötü atlayış değildi. Havalı bir dönüş ya da bir çalım denememişti. Ancak...
Devamıİzmir Depremi 'nin maruz kalanlarda bireysel ve toplumsal olarak yaratacağı travma nedir? Covid'in yarattığı korku ortamı...
DevamıKelime olarak elem, ızdırap, gam gibi duygular sadece ölüme verilen bir tepki olarak anlaşılabilir...
DevamıYeni bir araştırma bu sorunun cevabını bulmak için kişiliklerimiz ve evde kalma kararımız arasındaki bağlantıyı inceledi...
DevamıOlumsuzluk düşünceler nedir ve zihnimizi daha olumlu düşünmek için nasıl değiştirebilirsiniz? Olumsuz düşünceler bizi üzgün, şüpheci ve ...
DevamıBardağın dolu tarafından bakarken ipin ucunu kaçırıyor olabilir miyiz? Bazen olaylara iyimser yaklaşırken...
Devamıİnsanlık yolunun önü de ardı da kanla ıslanmış. Dikkat et de kayma! Bu zamanda insan çalanlar altın çalanlardan daha fazla...
DevamıHem psikiyatrist hem de hasta olarak tanı koymanın ne kadar hassas bir durum olduğunu biliyorum. Zihinsel rahatsızlıkları adlandırmak...
DevamıRuh sağlığı uzmanlarının ruminasyonu azaltmak için sundukları öneriler...
Devamı2010'da bir yaz günü Cambridge'deki Christ’s College'da yaptığım bir konuşmadan sonra, Daniel Berg adında İsveçli bir yüksek lisans öğrencisi...
DevamıCovid-19 hayatlarımıza davetsiz bir misafir gibi girdiğinden bu yana, aşina olduğumuz yaşam pratiklerimiz ve dünyayı algılama biçimimiz...
DevamıCOVID-19 salgınının insan hayatı üzerindeki korkunç sonuçlarından sonra belki de en güçlü etkilediği alanlardan biri özgürlüğümüz oldu. Dünyanın her yerinde...
DevamıMutluluk: amaç belirlemek ile anlık hazzın muhteşem dengesi...
DevamıPandemi sürecinin akıl sağlığı alanında bir krizi tetiklemesi bekleniyor, ama belki de bu süreç hayata yeni bir şekilde...
DevamıDepresyon sanki kendimize karşı giriştiğimiz bir savaştır ve biz ufacık bir negatif propaganda parçasını bile kendimize karşı cephanelik kullanmak için...
Devamıİstenmeyen duyguları uzaklaştırma çabası her zaman ters teper...
Devamıİnsanlar “hikâye-anlatan” yaratıklardır: dünyamızı inşa etmek için hikâyeler üretiriz...
DevamıÖz farkındalık, herkesin doğru egzersizler ve alışkanlıklar ile geliştirmeyi öğrenebileceği bir beceridir. Hayatınızın veya kişiliğinizin anlayamadığınız...
Devamıİyiye tanıklık etmek bizi nasıl ve ne kadar etkiler? Kibar veya cömert davranışlarla karşılaştığımızda...
DevamıGeleceğe ait kaygıları anlayabilmek özellikle Covid-19 pandemisi sürecinde önemli bir hâl aldı...
DevamıBu kitap insanların zamana paradan daha çok değer vermelerinin daha iyi hissettirdiğini öne sürüyor. Eski bir söz vardır: Vakit nakittir...
DevamıHastalık hayatlarımıza girdiğinden beri hepimizi bir korku kapladı. Dışarı çıkma yasaklarının yanı sıra izin verilse de...
DevamıDisosiasyon, herkesin duyduğu ancak çok az kişinin tanımlayabildiği şeylerden biridir. Zihniniz başka bir yerde olduğu için...
DevamıCovid-19 ile çevrelenmiş hayatınız ile ilgili çok fazla düşünmek sağlığınız ve iyiliğiniz adına zararlı olabilir...
DevamıPsikolojik dayanıklılık, stresli durumlara uyum sağlayabilme ve değişen koşullara psikolojik olarak ayak uydurabilme kapasitesi olarak tanımlanabilir...
DevamıVe daha nazik olan iç sesimize nasıl yer ayırırız?
DevamıYaşam boyunca benliklerimizi oluşturan birçok hikaye vardır. Bu hikayeler bizim benliğimizi ve diğerleriyle kurduğumuz ilişkileri hayat yolculuğumuzda ihtiyacımız olan...
DevamıPandemide üç ayı geride bırakırken, benden 3200 km uzaktaki 28 yaşında büyük kızımı ve eşini görmeyi çok istiyordum...
DevamıHerkes korkutucu olan travmatik bir deneyime karşı sabırlı olamaz. İyileşmek için önemli olan acı veren duyguların tamamen irdelenmesidir...
DevamıKırgınlığa yol açmış biri özür dilediğinde bazen, bu özür af dilenilen taraf için çok da rahatlatıcı veya ikna edici hissettirmeyebilir...
DevamıDuygusal ve ruhsal iyilik halini yeniden oluşturabilmek adına 5 ilke...
DevamıCOVID-19 Virüsüne Yakalanmak Hayatımı Yeniden Gözden Geçirmeme Neden Oldu. Yavaşlamak, Radha Ruparell’in gerçekte neyin önemli olduğunu...
Devamıİkinci Dünya Savaşı'nın sona ermesinden sonraki aylarda, Albert Einstein Amerikalıları üçüncü bir dünya savaşını hayal etmeye teşvik etmek için bir röportaj verdi...
DevamıYakınların kaybı her insanda farklı, ancak derin bir psikolojik sürecin başlangıcına işaret eder. Kırık bir kalpten ölecek gibi olma hissini hayatımızda en az birkaç kere duyarız, ancak araştırmalar...
DevamıGünlük stres etkenleriniz kaygınızı artırıyor mu? Kendinizi endişe, öfke ve geçmeyen bir suçluluk duygusu ile boğulmuş halde buluyor musunuz?
DevamıÖz-şefkat: Temel insani kavramlardan biri olarak taşıdığı önem üzerine yeni bir araştırma...
DevamıAraştırmalara göre, günlük sosyal etkileşimler iyilik halimiz için önemli...
DevamıZihin kolaylıkla yeni fikirlere kapalı hale gelebilir. ‘Başlangıç seviye’ aklını canlandırıp sürdürmek, öğrenmenin keyfini yeniden keşfetmemizi sağlar...
DevamıKalıcı olan OKB ümitsizliğe sebep olur bu şekildeki depresif düşünceler de kaygı üretir. Obsesif Kompulsif Bozukluk, anksiyetenin...
DevamıCovid-19 zamanında utancın oynadığı oyunlar hem karmaşık ve hem de artmaya devam ediyor. Pandemi döneminin kafa karıştıran yönlerinden biri, büyük ölçüde kapalı kapılar arkasında...
DevamıDonald Winnicott’a göre, ruh bizlerin içerisinde değil fakat bizlerin arasında... Aslen çocuk doktoru olan Donald Winnicott (1896-1971) 20. Yüzyılın ortalarında psikanalizin ana figürü haline gelmiştir...
DevamıÖz bilinç kaynaklı bir duygu olan utanç, kişiye içsel olarak değersizlik, yetersizlik, lekelenmişlik, pişmanlık hisleri aşılayarak olumlu duyguların...
DevamıÜnlülere taptığımız, özçekim kültürünün bir norm olduğu ve sosyal medyanın kendimizin “kusursuz” imajını oluşturmak için...
DevamıVerimliliğe adeta tapıyoruz. Daha fazla almak için daha az kullanın. Aynı gün teslimat. Aynı anda birkaç işi birlikte yapmak; bir yandan e-posta gönderirken, bir yandan da mesaj...
DevamıKovid-19 bize daha az iş odaklı bir toplum olma konusunda anlık bir bakış imkânı sundu. Fakat eski normale dönmeyi reddetmek için kararlılığa ihtiyacımız olacak...
DevamıDikkat hırsızlığına karşı ne yapmalıyız? Dikkati dağıtan şeyler için teknolojiyi suçlamayı bırakın...
DevamıFarklılıklar arasında köprü kuranlardan biri misin?
DevamıZorbalık, Dünya Sağlık Örgütünün tanımı ile kasti fiziksel veya sözel şiddet, ve göz korkutmaya karşılık geliyor...
DevamıOkul yöneticileri – bölüm başkanları, müdürler – büyük bir zorlukla karşı karşıyalar: Covid19 döneminin ortasında okul topluluklarını birleştirmek ve yeniden canlandırmak...
DevamıYaralarınız – kendinizin ya da size yapılmış olanlar- sizi hapseder...
DevamıCovid-19 krizinin ortasında korkularınız ile başa çıkabilmek...
DevamıHızlı tempolu ancak sıklıkla hareketsiz yaşam tarzımızın diğer birçok yönü gibi, ekran süresi da sağlık denklemine yeni değişkenler getirdi...
DevamıYalnız değilsiniz. Dünyanın farklı yerlerindeki pek çok insan depresyonda, kaygılı ya da stresli...
DevamıYeni araştırmalar; çocukların minimum risk altında olduğunu ancak eğitimlerinin büyük ölçüde zarar gördüğünü gösteriyor.
DevamıBu bir ebeveynden gelen alışılmadık bir terapi isteğiydi. Sekiz yaşındaki bir çocuğun annesi ve babası şu an her şeyin yolunda gittiğinden bahsetti fakat...
DevamıAnlamlı ve uzun vadeli hedefler sağlığınız ve mutluluğunuz için iyidir. Burada bunlara ulaşabilmek için bazı yöntemlerden söz edeceğiz...
DevamıYapışkan, korkutucu, takıntılı ve rahatsız edici düşüncelerin nasıl üstesinden geleceğiz?
DevamıHer şey kontrolden çıkmış gibi hissettiğimizde ne yapmalıyız?
DevamıIrkçılık bir psikolojik olgunluk ve bütünlük eksikliği işaretidir. Irkçılık, insan topluluklarında her zaman göze çarpan bir unsur olduğundan ...
DevamıPanik atak, bedende ve zihinde panik ya da korku olarak kendini belli eden düzenli bir yanlış alarm verme halidir. Bunun farkında olmak, onu kontrol altına...
DevamıBizi mutlu eden aktiviteler keyifsiz halimizin hem ürünü hem de sebebidir. Davranışlarımızla harekete geçerek bu döngüyü bozabiliriz...
DevamıPandemi sürecinde neler yaşadığımızı unutmayalım. Etrafımızdaki pek çok kişi karantina süreci bittikten sonra nasıl bir hayatın bizi beklediği konusunda merak duymaya başladı...
DevamıZamanınıza değerli bir eşyanız muamelesi yapın. Covid-19 pandemisi başladığından beri, pek çok kişi gibi siz de kendinizi...
DevamıSokağa çıkamazken kendinizi bunalmış hissediyorsunuz ve birdenbire elektronik öğrenme ve çalışma süreçlerine ayak uydurmak zorunda mı kaldınız? ...
DevamıCovid-19 ile başlayalım; yeni koronavirüs sebebi ile başlayan korkutucu hastalık. Hızlı yayılıyor, belli bir aşısı veya koruyucu tedavisi yok ve gerçekte...
DevamıSon birkaç haftadır hemen hemen hepimiz endişeliyiz ve bazılarımız günlük aktivitelerinden kendilerini korumak için uzaklaştılar...
DevamıDaima mutluluğun peşindeyiz; oysa asıl berraklığa, depresyon ve varoluşsal korkulardan ulaşıyoruz. Hayatın cehennem olduğunu itiraf ettiğinizde...
DevamıSabah uyandınız ve adeta otomatik bir şekilde banyoya yönelerek diş fırçasını elinize aldınız. Sabah kalkar kalkmaz dişinizi fırçalamak yıllar içinde...
DevamıDijital teknolojideki gelişmeler, yaşadığımız çağı ve geleceğimizi, düşünme ve seçim yapma haklarımızı dikkate almayan...
DevamıSosyal medya platformlarının, bağımlılığa benzer zararlı sonuçlar doğuran, kompülsif kullanımları bir tıbbi hastalık...
DevamıBu seküler teknik ve ahlaki temellerinden göreceli noksanlığıyla, karşıtları tarafından ‘McFarkındalık’ ...
Devamı“Bilinçli Farkındalık”, tek başına 1 Milyar USD’dan fazla hacimli ve –biraz paradoksal olarak- gittikçe çoğalan...
DevamıHayatta kötülüğün her zaman karşımıza çıkabileceği bilgisini hatırda tutarak mı yaşamalıyız ...
Devamı