61988b56ce1cb__5.jpeg

Ebeveynlik ve Çin felsefesi

20.11.2021

Erin Cline 

Parkta diğer ebeveynler Çin felsefesi profesörü olduğumu öğrendiklerinde bana en çok “Çin felsefesi ebeveynliğinizi etkiliyor mu?” sorusunu yöneltirler. Cevaplaması eğlenceli bir sorudur bu çünkü ebeveyn olmak çevirdiğim ve öğrettiğim metinlere çok farklı bakmamı sağladı. Çin felsefesi ışık ve gölgeden bahseder ve bazı unsurlar ataerkil ve otoriter olsa da hatta geçmişte kalmayı hak etse de ebeveynlik hakkında faydalı olabilecek birçok ders de içerir. Aslında bir anne olarak Çin felsefesinin bana her gün rehberlik ettiğini düşünüyorum, ancak kültürümün ve toplumumun bana söylediklerinden farklı bir biçimde oluyor bu rehberlik. Onları benim için bu kadar yararlı yapan da bu farklılık.

Ebeveynlik zordur, özellikle de herkese uyan tek bir yaklaşım var olmadığı için. Farklı çocukların farklı şeylere ihtiyacı var ve biz de ebeveynler olarak farklı şeylere ihtiyaç duyuyoruz. Peki en önemli şeye nasıl odaklanabiliriz? Çocuklarımızla zor zamanları nasıl atlatırız ve zorlandıkları zaman onları nasıl destekleriz?

Hepimiz çocuklarımızı sevdiğimiz ve mutlu olmalarını istediğimiz için başarılı olmalarını istiyoruz. Ancak “başarıyı” akademik veya atletik başarılarla ya da seçilen kariyerin ne kadar prestijli olduğu ile eş tutmak kolaydır. Ancak eski Çinli filozoflar, gerçek başarının prestij, şöhret, para veya güç ile ölçülmediğine inanıyorlardı. Başarılı bir yaşam, yani iyi yaşanmış bir hayat gelişimin devam ettiği bir yaşamdır. Gelişen kişiler mutludurlar, tatmin olurlar ve yaptıkları işlerde ve kimliklerinde bir anlam bulurlar. Bu tür bir tatmin "doğru" faaliyetlere katılmaktan, prestijli okullara gitmekten veya para kazanma gücüne sahip olmaktan farklıdır. Bu tür bir tatmin daha ziyade, anlamlı ve kalıcı ilişkiler içinde sevmekten ve sevilmekten kaynaklanır. Kendi kimliğinizin sizden önceki insanların yaşamlarıyla nasıl bağlantılı olduğunu anlamak, sahip olduklarını cömertçe başkalarına vermek, gerçek bir doğa sevgisine sahip olmak ve gerçek mesleğinizi bulmak kişiyi tatminkâr bir hayata taşır.
/website/assets/images/my1/images/61988bf141bc6__2.jpeg
Çinli filozoflar, farklı zeka türleri de dahil olmak üzere çok daha geniş bir meslek ve yetenek yelpazesinden bahsederler. Ayrıca bizi belirli türdeki başarıları diğerlerine göre ayrıcalıklı saymaktan da kaçınmaya teşvik ederler. Mutlu ve tatmin olmuş insanları tanımlarlar ve pek çok farklı türde hayat yaşadıklarını ve pek çok farklı şey yaptıklarını da eklerler. Genellikle zenginlik veya prestij getirmeyen şeylerdir bunlar, ancak onları mutlu eden ve hayatlarına tatmin katan şeylerdir.

Çoğumuz en iyi üniversitelerin diplomasının, prestijli, yüksek maaşlı bir işin çocuklarımızı hayatta mutlu etmeyeceğini aslında biliyoruz. Aynı zamanda yapmayı sevdikleri ve iyi oldukları şeyleri nasıl bulacakları konusunda da endişeleniyoruz. Üniversiteye girmenin ne kadar zor olduğu ve çocuklarımızın maddi imkanlara sahip olup olmayacakları konusunda endişeliyiz. Kendimizi mutluluğa giden yollar olarak prestij ve para da dahil olmak üzere belirli türdeki faaliyetleri, başarıları ve rekabeti sürdürmeye teşvik eden temposu yüksek bir toplumda bulduk. Fakat çocuklarımız için aramamız gereken mutluluk ve doyum kaynakları neler? Mutlu ve tatminkâr hayatlar süren insanların ortak noktası nedir? Ebeveynlik yaparken çocuklarımız ve kendimiz için bu şeylerin peşinden gidersek ne olur?

En etkili iki antik Çin geleneğinden olan Konfüçyüsçülük ve Taoizmde filozofların ana konuları "başarı"dan çok insanın gelişmesi, erdem, mutluluk ve tatmindir. Gelişmeyi ahlaki terimlerle tanımlarlar: Gelişen insanlar mutlu, tatmin olmuş ve potansiyellerini gerçekten fark etmiş olanlar, merhamet gibi erdemleri en iyi şekilde geliştirmiş olanlar, hayattaki amaçlarını veya mesleklerini bulmuş olanlardır. Çinli filozoflar, bu erdemleri geliştirdiğimizde gerçekten geliştiğimizi ve en mutlu ve en tatmin edici hayatı yaşayacağımızı savundular. Bu yaşam asla güç, prestij veya meslek gibi tanımlarla ölçülemez. Bunun yerine kişinin ailesi ve arkadaşları tarafından sevildiği ve onları sevdiğine ek olarak dünyayı daha nazik, daha şefkatli, daha insancıl ve güzel bir yer yapmak için ne yaptıklarıyla ölçülür. Çocuklarımızın çevrelerindeki dünya hakkında daha fazla bilgi edinmelerine yardımcı olmak onların akademik düzeyde başarılı olmaları gerektiği anlamına gelmez. Öğrenmek bizi daha akıllı ve başkalarına daha iyi hizmet edebilecek hale getirmelidir. Amaç akademik bir başarı değildir. Konfüçyüsçü fikirlerin yer aldığı Seçmeler kitabında dendiği gibi: Öğrendiklerinizin daha büyük anlamını ve önemini düşünmezseniz, öğrenmek israftır.
/website/assets/images/my1/images/61988c0ebccc1__3.jpeg
Konfüçyüsçü ve Taocu geleneklerden en tanınmış ve sevilen filozofların öğretileri M.Ö. 3. ve 4. yüzyıllara kadar uzanır. Bu filozoflar savaş ve şiddete dönüşen artan siyasi bir istikrarsızlık döneminde yaşadılar ancak sorunun kaynağı ve nasıl düzeltileceği konusunda anlaşamadılar. Konfüçyüsçüler ve Taoistler biraz yin ve yang'a benziyorlardı: Konfüçyüsçüler, ritüellere ve geleneklere katılmak gibi çocukların büyümesine yardımcı olmak için birçok aktif ve uygulamalı yollara sahipken Taoistler doğanın güzelliğini keşfetmek ve tadını çıkarmak gibi daha basit aktiviteler öneriyorlardı. Çin felsefesini ebeveynler için bu kadar büyük bir kaynak yapan şey de onların iyi bir yaşam sürme konusundaki farklı görüşleridir. Ebeveynlik basit değildir hatta karmaşık ve zordur. İşleri kolaylaştıran sihirli çözümler yoktur. Farklı durumlarda, farklı çocuklar için ve bir çocuğun hayatının farklı zamanları için doğru olanı bulmak, birçok farklı yaklaşımları bir araya getirmeyi gerektirir. İşte antik Çin filozoflarının bizim için önerdiği birkaç öneri.

Ritüeller oluşturun ve onları uygulayın

Konfüçyüsçü filozoflar, ritüellerin daha iyi insanlar olmamıza yardımcı olabileceği konusunda ısrar ederler. Bu ritüeller teşekkür notları yazmak, yemekten önce dua etmek veya gece yatmadan önce minnettar olduğunuz üç şeyi sıralamak gibi basit uygulamaları içerebilir. Ritüeller şükran, nezaket, şefkat ve cömertlik gibi erdemlerin büyüyüp gelişmesinin başlıca yollarından biridir. Örneğin, bir teşekkür notu yazmak için zaman ayırdığımızda bu sadece ilişki içinde olduğumuz kişiye duyduğumuz minnettarlığımızı ifade etmez aynı zamanda sahip olduklarımız için minnettarlığımızı da derinleştirir.


Ritüeller bizi başkalarına bağlar, ailelerde ve topluluklarda anlamlı ilişkiler yaratır ve sürdürür. Konfüçyüs bir keresinde şöyle demişti: Eğer bir ritüel sırasında her şeyinizle orada bulunmuyorsanız o ritüeli hiç yapmamış gibisinizdir. Düzenli ve niyetli olarak yapıldığında her türlü ritüel çocuklarımızın karakterini yavaş yavaş şekillendirebilir. Başkalarıyla anlamlı, kalıcı ilişkiler kurabilen nazik, şefkatli ve minnettar insanlar olmalarına yardımcı olur. Konfüçyüsçü filozoflar, uyguladığımız ritüeller hakkında derinlemesine düşünmemizi teşvik eder. Konfüçyüs, bazı geleneksel ritüellere dönüşü savunmuştur. Her yemekten önce ara verme ve yemeğinin küçük bir kısmını atalarının anısına ayırma şeklindeki geleneksel ritüeli, sadece onların ruhlarına bir adak olarak değil (ki bu dünyada yaşamaya devam ettiklerine inanıyordu) kişinin nereden geldiğini ve kim olduğunu her gün hatırlamak için bir yol olarak da uyguladı. 

Göreceli olarak daha az günlük ritüele sahip bir kültürde yaşıyoruz. Ailenizin ihtiyaç duyduğu ritüelleri düşünün. Çocuklarınız ve kendiniz için geliştirmek istediğiniz erdemlerden başlayarak yeni ritüeller oluşturun. Meditasyon, dua, yürüyüşler ve şükran ifadeleri gibi günlük ritüeller doğum günleri ya da tatiller gibi yıllık ritüeller kadar önemlidir. Ritüellerinizi kutsal olarak görmeye, bu faaliyetleri yapmak için gereken süreye riayet etmeye ve onlara zihnen, bedenen ve ruhen katılmaya hazır olun.

Uyuma direnin

Taoist filozofların, çocuklarının uyumlu olmadığını düşünen ebeveynlere bir mesajı var: Çocuğunuzun gelişiminin benzersiz olduğunu unutmayın. Herkesin yaptığından farklı şeyler yapmasından korkmayın. Örneğin üniversiteye gitmek yerine aşçılık okuluna gitmek istiyorsa onu cesaretlendirin. Bireysellik ve yaratıcılık günümüz kültürünün ayırt edici özellikleri olsa da başkalarının yaptıklarına sorgulamadan uyma eğilimindeyiz. Ayrıca bazı seçimleri diğerlerine göre eleştirmeden hızlıca ayrıcalıklı olarak görebiliyoruz. Sizin yolunuzdan farklı olsa bile çocuğunuz için daha az tercih edilen bir yolun ona uygun olabileceğini aklınızda tutun.

/website/assets/images/my1/images/61988c2a7504d__4.jpeg
Eski Taoist filozofların örnek olarak verdiği takdire şayan kişiler birçok beceri ve yeteneklere sahip olan kişilerdir. Onlar antik Çin'de geniş çapta hayranlık duyulan bilgeler ya da bilginler değiller; onlar yetenekli zanaatkarlar, marangozlar, aşçılar ve kasaplardır. Taoist filozoflar yetenekleri ve işlerinden aldıkları doyuma işaret ederek test puanlarıyla ölçülmeyen zekâ biçimlerine vurgu yapar. Böylece bizim zekâ ve beceri anlayışımıza meydan okurlar. M.Ö. 4. yüzyılda yaşamış olan filozof Zhuangzi, herkesin hayran olduğu güzel oymalar yaratmaya hazırlanan bir ağaç oymacısından bahseder. Bu oymacı önce zihnini para, şöhret ve diğer dikkat dağıtıcı düşüncelerden temizlemek için meditasyon yapar. Sonra ormana çıkar ve yontacağı şeyin şeklini görene kadar ağaçların “ilahi doğasına” bakar. İşi sadece doğayı takip etmektir. Bu tür pasajlarda Taoist filozoflar, kaderiniz olan bir işi yaparken bulunabileceğiniz neşeyi, tatmini ve daha derin anlamı vurgularlar. Bu öğrenmekten zevk almanın daha önemli olduğu konusunda ısrar eden Konfüçyüsçü filozoflarda da yer alan bir görüştür. 

Kendinizi feda etmek için çok acele etmeyin

Refahınızın çocuğunuzun refahı kadar önemli olduğunu ve ikisinin gerçekten farklı alanlar olmadığını unutmayın. Konfüçyüsçü filozoflar her zaman, ebeveynlerin ve çocukların, bizim fark ettiğimizden çok daha derinden birbirine bağlı olduklarını ileri sürmüşlerdir. Ebeveynler olarak bunu unutmak kolaydır. Bazen kendi ihtiyaçlarımızı ihmal ederken çocuklarımızın ihtiyaçlarına ve fırsatlarına çok odaklanırız. Diğerlerinin büyük doğum günü partilerine ev sahipliği yapıyor olmaları sizin için yapılacak en iyi şeyin de bu olduğu anlamına gelmez. Konfüçyüs bize şöyle der: Ritüeller söz konusu olduğunda, aşırıya kaçmaktansa boşta olmak daha iyidir. Yalnızca neyi ve neden kutladığımıza daha fazla dikkat etmemize yardımcı olduğu için değil, aynı zamanda bu tür anların neşeli ve yaşam dolu olması gerektiği için de bu önemlidir.

Ayrıca, arkadaşlarınızla ve komşularınızla ilişkileri geliştirmenin hem çocuğunuz hem de sizin için çok önemli olduğunu unutmayın. Çin felsefesindeki en iyi bilinen ebeveynlik hikayesi, annesi üç kez taşınan M.Ö. 4. Yüzyılda yaşayan filozof Mengzi hakkındadır. Bu kısmen ebeveyn fedakarlığıyla ilgili bir hikâye olsa da aynı zamanda bir çocuğu yetiştirmek için bir köyün gerektiğiyle de ilgilidir. Belki de özellikle bekar bir ebeveyn olduğu için Mengzi'nin annesi, iyi komşularının ve arkadaşlarının olmasının sadece oğlunun gelişimi için değil, kendi iyiliği için de önemli olduğunu anlamıştı.

Bu, Konfüçyüsçü filozofların, arkadaşlarımız ve ailemiz ile ritüeller için daha fazla zaman ayırmamızı teşvik etmelerinin bir nedenidir. Bu arada Taoist filozoflar, çocuklarımıza dışarıda zaman geçirmeleri için daha fazla fırsat vermemizi tavsiye eder. Mutluluk ve gelişme üzerine yapılan araştırmalar, her ikisinin de haklı olduğunu gösteriyor. Ritüeller, ilişkiler ve dışarıda geçirilen zaman gibi düzenli faaliyetlerin hepsi çok önemlidir.

Çocuğunuzu, zevk aldığı veya iyi olduğu bir şeyi bulmasına yardımcı olmak için mevcut olan her etkinliğe sokmanız gerektiğini düşünme eğiliminden kaçının. Çocuğunuzun gelişimi söz konusu olduğunda sağlıklı bir ebeveynle onları seven ve önemseyen diğer kişilerle çevrilmiş sevgi dolu ilişkilere sahip olmak, bir dolu faaliyetler listesinden çok daha önemlidir. Konfüçyüsçü Seçmeler eseri bize sevgi dolu, saygılı ve destekleyici ilişkilerin tüm erdemlerin kökü olduğunu söyler.

Kusurlar ve zorluklardaki fırsatları fark edin

Ebeveynlikle ilgili en zor şeylerden biri çocuğunuz için ne yaparsanız yapın, acı, reddedilme ve başarısızlık yaşayacak olmaları gerçeğini kabul etmektir. Düzeltemeyeceğin birçok şey olacak. Çocuklar her zaman en iyi öğretmenlere, koçlara veya arkadaşlara sahip olmayacaklar. Her zaman mükemmel bir ev hayatına sahip olmayacaklar. Zorluklarla karşı karşıya kalacaklar. Belki de ciddi hastalıklarla, engellerle veya birçok zorluklarla karşılaşacaklar. Kadim Taoist filozoflar, bu zorlukları inkâr etmememizi veya küçümsemememizi, onlara eşlik eden imkanları aramamızı ve onların tadını çıkarmak için çabalamamızı tavsiye ederler.

/website/assets/images/my1/images/61988c487be09__1.jpeg
İyi yaşanmış hayat örnekleri arasında başkalarının yaptığı şeyleri yapamayan, ancak sınırlamaları ve mücadeleleri sonucunda dünyayı daha net gören görebilen engelli insanlar vardır. Bunlardan biri, hayata dair keskin bakış açısı nedeniyle hayran olunan bir engelli hakkındadır: Böyle birinin “özel” bir düşünme tarzı olmalıdır. Neler yapabileceğine bakar, neleri yapamadıklarına değil. Buradaki “özel” kelimesi için kullanılan klasik Çince terim aynı zamanda “tek ayaklı” anlamına da gelir. Yani özel veya benzersiz olmak. Bu durum başkalarının sahip olduğu bir şeye sahip olmadığınız anlamına gelse de farklılıklar genellikle bize gerçekten neyin önemli olduğu konusunda daha net bir bakış açısı sağlamaktadır.

Taoist filozoflar, zorlukların veya acıların gerçekliğini inkâr etmezler. Derinlikli imkanların genellikle talihsizliğe eşlik ettiğine ve bazen de talihsizlik içinde gizlendiğine inanırlar. Ayrıca, her şeyin farklı olmasını dileyerek keder, pişmanlık ve acı içinde yaşamaktansa kendimizdeki ve hayatımızdaki zorluklardan ve kusurlardan kaynaklanan iyi şeyleri fark etmenin ve bunlara odaklanmanın bizim için daha iyi olduğunu vurgularlar. Bunu çocuklarımıza öğretmek onları oldukları gibi sevmekten sonra yapabileceğimiz en önemli şey olabilir. Hayat neşe ve acıyla gelir ve gelişme becerimiz kısmen karanlıkta ışık bulma yeteneğimize dayanır.

Özetlemek gerekirse, başarı algımızı sorgulamalı ve daha geniş bir meslek algısına zihnimizi açmalıyız. Çocuklarımız için iyi olan toplumun bizi şartlandırdığı başarı algısı yerine onların mutlu ve tatminkâr bir yaşama sahip olmasını öncelemektir. Statü ve zenginlik peşinde koşan doğal eğilimimizin farkında olmalıyız çünkü bu şeyler anlamlı ve mutlu bir yaşam için gereken şeylerle aynı değildir. Ayrıca çocuklarınızın gelişmesine katkı sağlayacak erdemleri teşvik edin. Cömertlik, şefkat, nezaket gibi ahlaki erdemler ne yaşıyor olursak olalım bizi anlam ve mutluluk dolu bir yaşama taşıyacak olan derin ilişkiler kurmamıza imkân verir. Ek olarak ritüellerin önemini göz ardı etmeyin. Bu ritüeller hem erdemleri hem ilişkileri kuvvetlendirmektedir. Başkalarının normlarına uyum sağlama zaafının farkında olun. Her çocuk özeldir ve bir başkasının çocuğu için iyi olan sizin çocuğunuz için de iyi olacak diye bir şey yoktur. Çocuklarımıza konformist olmamak ve akran baskısına boyun eğmemek konusunda örnek olabiliriz bunun için de aile bireylerimizin benzersiz yönlerini anlamalı ve takdir etmeliyiz. Çocuğunuz için iyi olan ile sizin için iyi olan şey aynı olmak zorunda değildir. Bu yüzden kendi sağlığınıza ve ihtiyaçlarınıza dikkat etmeyi ihmal etmeyin. Hayatın zorluklarının kendi içinde benzersiz fırsatlar barındırdığını unutmayın. Kayıplara takılıp kalmaktansa sınırlarımızı fark etmek ve elimizdekilere odaklanmak en iyisidir. Bunları yapabildiğimizde çocuklarımıza iyi birer rol modeli de olabiliriz. 

Çeviren: Klinik Psikolog Rabia Yavuz
Eposta: rabia.yavuz@gmail.com
Instagram: @klinikpsikolograbiayavuz
Kaynakça:https://psyche.co/guides/how-chinese-philosophy-can-help-you-to-be-a-better-parent?utm_source=Psyche+Magazine&utm_campaign=86af3af234-EMAIL_CAMPAIGN_2021_10_25_04_25&utm_medium=email&utm_term=0_76a303a90a-86af3af234-71462536


Facebook
Facebookta Paylaş
Twitter
Twitterda Paylaş
Twitter
E-Posta ile Paylaş
Whatsapp
Whatsappta Paylaş

ÖNCEKİ HAFTALAR