Kronik Mutsuzlukla Baş Etme Rehberi-Mark Williams,JohnTeasdale,Zindel Segal, Jon Kabat-Zinn
Depresyon sanki kendimize karşı giriştiğimiz bir savaştır ve biz ufacık bir negatif propaganda parçasını bile kendimize karşı cephanelik kullanmak için bir kenarda biriktiririz. Ama bir düşünelim. Bu savaşı kim kazanacak?
Depresyon can yakar. O, geceleri keyfinizi kaçıran kara köpek, sizi uykusuz bırakan huzursuz ruh halidir. O, gün boyu sadece sizin gördüğünüz bir şeytan, sadece size görünen bir karanlıktır.
Okuyacağınız bu metinde, depresyon geçiren herkesin yaşadığı çökkünlük, kişisel doyumsuzluk/hayattan zevk alamama ve boş bir çaresizlik duygusuna kapılma gibi pek çok duyguyu anlamaya ve egzersizlerle yeni beceriler kazanmaya çalışacağız. Bu kaynak Farkındalık Temelli Bilişsel Terapi yöntemiyle; modern bilimdeki en yeni anlayışlar ile Batı’nın bilişsel bilimi, Doğu’nun pratiklerini bir araya getirerek, depresyon girdabına yeni anlayışlar kazandıran klinik çalışmalarla, negatif düşünceler ve hislerle olan ilişkimizde köklü bir değişim oluşturarak bize yardımcı olmuştur. Farkındalığımızı geliştirmek hem geçmişten kalma pişmanlıklarımızı hem de gelecekle ilgili endişelerimizi serbest bırakmamızı kolaylaştırabilir ve zihinsel esnekliğimizi arttırarak artık yapacak bir şey olmadığını düşündüğümüz anda önümüze yepyeni seçenekler getirebilir. Şimdi birlikte depresyonu tanıyalım:
• Ruh halimizin bizi girdaba soktuğu ilk aşamalarda, bize zarar veren şey, içinde olduğumuz o ruh hali değil, bizim o ruh haline nasıl tepkiler verdiğimizdir.
• Bu durumdan kendimizi kurtarmak için sergilediğimiz rutinler, bizi kaçmak istediğimiz acının içinden çekip çıkarmak yerine, onun içinde büsbütün kilitli tutmaktadır. Bir başka deyişle, girdabın içine sürüklenmeye başladığınızda artık çabalarımızın fayda vermediğini görürüz, çünkü her zamanki sorun çözücü yöntemlerimiz, yani kendimizdeki “yanlış” olan şeyleri “düzeltmeye” gayret ederek depresyondan sıyrılmaya çalışmak, bizi o bataklıkta daha da aşağılara çekmekten başka bir işe yaramaz. Örneğin: Uykusuz geçen gecelerde hayatın gidişatını sorgulama takıntımız, geçmişin yıkıcı, geleceğin ise daha karamsar olmasına yönelik bir dizi olumsuz düşünce sarmalında dönüp dururuz. Böylesi bir ruhsal durumun tuzağına düşmenin ne denli kolay olduğunu, insana kendini çaresiz hissettirdiğini, biz de gayet iyi biliriz.
Depresyon yaşayan kişiler ile yaşamamış olanlar arasında bir fark bulunmaktadır: Depresyon, üzüntülü ruh hali ile negatif düşünceler arasında beyinde bir bağlantı oluşturmakta ve normal üzüntü bile majör negatif düşüncelerin yeniden uyanmasına neden olabilmektedir.
“O şekilde söylemek zorunda mıydım ki? Aptal gibi konuştum. Amirim ‘tatmin edici’ demekle ne kastetmiş olabilir? Zam için yeterince iyi değil mi? Yaptığım işin yeterince iyi olmadığını biliyordum zaten… Başarıyı hak edecek kadar iyi biri değilim… Diğerlerine kendimi açarsam zayıflığımı keşfederler ve beni sömürürler… Kimseden destek alamam, sevilecek kadar iyi bir insan değilim…” (Depresyon Temel İnançları: Örnek içsel konuşma) Bu türden olumsuz düşüncelerin birkaç özelliği vardır:
1- Otomatiktir yani siz herhangi bir çaba sarf etmeden hemen zihninize doğar. Çarpıktırlar yani yani gerçekliğe uygun değildirler veya sadece belli bir kısmına dayalıdırlar.
2- Yardım edici değil sizi çökkün tutarlar, değişimi güçleştirirler ve yaşamdan istediğiniz şeyleri almaktan alıkoyarlar
3- Makul görünürler. Bunları gerçek kabul edersiniz ve doğruluğunu sorgulamazsınız.
4- İstemsizdirler. Onları siz seçmezsiniz ve bunlara karşı koymak güçtür.
5- Bu türden düşünceler sizi bir kısırdöngüye sokar. Daha kötü hissettikçe, daha fazla otomatik düşünce olur ve bunlara daha fazla inanırsınız.
Kendinizi en son mutsuz hissettiğiniz anı hatırlayın. Aklınıza en çok hangi sözcükler geliyor? Üzgün, keyifsiz, kederli, perişan, çaresiz, umutsuz, karamsar, tükenmiş, suçlu, kendine acıyan. Bu hislerin gücü de farklı olabilir; örneğin, kendimizi biraz veya aşırı derecede üzgün hissedebiliriz. Duyguların gelip gitmesi de normaldir ama bu tür depresif hislerin kendi kendine oluşması ender rastlanan bir durumdur. Bu duygular genelde endişe ve korku, öfke ve asabiyet, ümitsizlik ve çaresizlik şeklinde kümelenir. Özellikle asabiyet, depresyonun en yaygın semptomlarından biridir; moralimiz bozuk olduğun vakit, sabrımız tükenir, hayatımızdaki pek çok kişiye tahammül edemeyiz. Öfke krizlerine daha kolay gireriz. Bazı gençlerde depresyonken üzgün değil de asabi olması klinik çalışmalarda daha sık görülmüştür.
Aşağıdaki sahneyi hayal etmeye çalışın:
Bildiğiniz bir sokakta yürüyorsunuz… sokağın diğer tarafında tanıdığınız bir kişiyi görüyorsunuz… ona gülümseyip el sallıyorsunuz… ama o kişi size karşılık vermiyor… sizi fark etmemiş gibi görünüyor… ve sizin varlığınızdan haberdar olmadığına dair bir belirti göstermeden çekip gidiyor…
• Bu olay size neler hissettirdi?
• Aklınızdan ne gibi düşünceler ve görüntüler geçti?
Duygusal tepkilerimiz kendimize anlattığımız hikâyeye, yani zihnimizin duyularımız yoluyla elde ettiği verileri nasıl yorumladığına bağlıdır. Bu senaryo iyi bir ruh hali içindeyken gerçekleşiyorsa, zihnimizdeki yorumcu bize o kişinin muhtemelen gözlüğünü takmadığını ya da zihninin meşgul olduğu için bizi fark etmediğini söyleyecektir. Peki ya moralimiz bozuksa? Kendi kendimize anlattığımız hikâye bize o kişinin bizi bilinçli olarak görmezden geldiğini veya bir dostumuzu daha kaybettiğimizi, sevilmeye, fark edilmeye değer bir insan olmadığımızı söyleyecektir. Moralimiz başta bozuk olmasa da bu tür içsel konuşma, sonuçta kendimizi daha kötü hissetmemize neden olabilir. Bu içsel konuşma bize görmezden gelindiğimizi söylüyorsa eğer öfkelenebiliriz. Bu kişiyi üzmüş olduğumuzu söylüyorsa suçluluk hissedebiliriz. Bir dostumuzu kaybettiğimizi söylüyorsa kendimizi yalnız hissedebiliriz.
Dünyamız, her birimizin kendi açıklamalarını yazdığı sessiz bir film gibidir. Tam şu anda gerçekleşen bir şeyle ilgili farklı yorumlardan her biri bundan sonraki anda olacak şeyi etkileyebilir.
Mutsuzluk kaçınılmaz olarak yaşam doğasında vardır. Ve sorunun kendisi değildir. Bizim başımızı derde sokan şey, kendimizle ilgili acımasız negatif görüşlerimizdir. Geçici olabilecek bir üzüntüyü kalıcı mutsuzluğa ve depresyona dönüştüren de yine bu düşüncedir. Kendimizle ilgili bu acımasız, negatif görüşler bir kere harekete geçtiler mi, sadece zihnimiz üzerinde değil, bedenimiz üzerinde de derin etkiler bırakırlar.
Depresyon bedenimizi etkiler: Uyku, yeme düzenimizde ve enerji seviyelerimizde farklılıklara sebep olur. Canımız yemek yemek istemez ya da iştah artışına, tıkınırcasına yemeye, geceleri gelen yeme ataklarına sebep olabilir. İştah düzensizliği kilo alımını ya da kaybını da beraberinde getirir. Uyku düzenimiz aşırı iki yöne doğru kayarak bozulur: Kendimizi çoğu kez yorgun hissederiz ve uyku bize yetmez, sürekli uyuma ihtiyacına kapılırız. Bazen de gece yarısı ya da sabahın erken saatlerinde uyanır, zihnine hücum eden düşüncelerden kaçacak yer bulamayıp tekrar uykuya dalmakta zorlanırız.
Depresyona girenlerin %80’i bir türlü izah edemedikleri bedensel ağrılar ve sızılar nedeniyle hekimlerine başvurmaktadırlar. Aklımıza negatif bir düşünce veya görüntü geldiği vakit bedenimizin bir yerinde kasılma, sıkışma ya da kitlenme olacaktır. Bu yüzümüzün asılması, midemizde çalkalanma, rengimizin solması veya sırtımızın alt bölgelerinde bir baskı şeklinde de yaşanabilir. Bütün bu tepkiler vücudumuzun, donup kalmak, savaşmak ya da sıvışmak için yaptığı ön hazırlardan bazılarıdır. Çünkü bedenimiz negatif düşünceler veya görüntülerle tetiklendiğinde, beyne, tehdit ve tehlike algısı oluşturur.
Araştırmalar bedensel durumuzun biz farkında olmadan zihinsel durumumuzu da etkilediğini göstermektedir. Örnek araştırma: Bir grup kişiye çizgi film izlettikleri ve bunu ne ölçüde komik bulduklarını belirtmeleri istenmiştir. Bazı kişilerden bu çizgi filmi seyrederken, kalemlerini gülümsedikleri vakit yüz kaslarının kasılmasına izin verecek şekilde dişlerinin arasında sıkmaları, diğerlerinden ise gülümsemelerini engelleyecek şekilde büzdükleri dudaklarının arasında tutmaları istenmiş. Gülümseme kaslarını kullanabilen kişiler filmi daha komik bulduklarını ifade etmişlerdir. Bir başka çalışmada da kişilere çizgi filmi yüz kaslarını kasarak seyretmeleri söylenmiştir. Deney yapıldığını bilmeyen ve çizgi filmi somurtarak seyreden bu kişiler, diğerlerine göre filmi daha az komik bulduklarını söylemişlerdir.
Bu deneyler bize neyi göstermektedir? Mutsuz olduğumuz vakit, bu ruh hali bizim bedenimizi, bedenimizde çevremizde olup bitenlerle ilgili olarak yaptığımız yorum ve değerlendirmeleri biz hiç farkında bile olmadan ön yargılı olarak etkilemektedir.
Depresyon bizi farklı davranışlara doğru iter ve bu davranışlar da depresyonu besleyebilir. Depresyon seçimlerimizi de etkiler. Eğer “işe yaramaz” ya da “değersiz” olduğumuzu düşünüyorsak, hayatta önem verdiğimiz şeylerin peşinden koşma olasılığımız da azalır, mutsuzluğa saplanmış olmanın hareketsizliği içinde de rotamızı kaybederiz. Hayatımızın keyif alanları giderek küçülür ve bir çöküntü yaşamamız, tükenmişlik içine girmemiz de mümkün hale gelir.
Tükenmişlik Hunisi (Prof.Dr.Marie Aberg): Vazgeçmeyi bir tür tükenmişlik hunisinden geçmeye benzetmiştir. Halka alanlarının giderek daralması, bize keyif veren aktivitelerden vazgeçtikçe, hayatımızın da daraldığını gösterir. Bunun sonucu olarak ruhumuzu besleyecek aktivitelerden vazgeçer, sadece kaynaklarımızı tüketen iş hayatımızla ilgili sıkıntıların veya diğer stres etkenlerinin kalmasına izin veririz.
Sürekli olarak depresif ruh hali içinde olmak bizim suçumuz değildir, hislerimizden dolayı kendimizi yargılamamalıyız. Bu bir bataklıktır ve bazen ne kadar çabalarsak çabalayalım buradan kurtulmamız mümkün değildir. Burada önemli olan hoş olmayan bir duyguyu fark etmemize fırsat vermeden oluşan otomatik zihinsel kalıplarımızdır.
Sorunu duygularımızda aramaktansa rotayı değiştirip zihinsel modumuza çevirdiğimizde depresyonla ilişkimizi de dönüştürmüş olacağız. Duygusal tepkilerimiz çoğunlukla geçici olmak üzere evrimleşmiştir. Tabii ki bazı durumlar kolayca değişmez ve bizim onlara karşı olan duygusal tepkimiz de devam edebilir.(Ör: Sevdiğimiz birini kaybetmenin verdiği üzüntü uzun bir süre kalıcı olabilir). Duygularımızın devam etmesine neden olan şey, bizim duygularımıza verdiğimiz duygusal tepkilerdir. Sorun üzgün olmanın kendisi değil, zihnimizin bu duyguya nasıl tepki verdiğidir.
Depresif ruh halinin yeniden devreye soktuğu düşünme tarzı, bize asıl sorunun kendimiz olduğunu söylediği vakit, biz hemen şimdi, bu düşüncenin oluşturduğu duygulardan kurtulmak isteriz ve bu arada daha büyük sorunlar da tetiklenmiş olur: Sorun sadece bugünün iyi gitmiyor olması değildir, sanki tüm hayatımızda iyi gitmeyen bir şeyler vardır. Sorun ruh halimizden kurtulmaya çalışırken, işlerin neden ters gittiğini anlamaya çalışmamızdadır. Ne yazık ki, öz-eleştirel düşünme becerileri, işi yapmak için kullandığımız yanlış aletlerdir. Zihnin ‘aktif hali’ (doing-mode), olduğumuz insan ile olmayı istediğimiz insan arasındaki mesafeye odaklanır ve kendimizi ilk başta hissettiğimizden daha kötü hissedebiliriz. Bu hal, mutsuzlukla gölgelenen bir gelecek olduğunu bize hatırlatmak için, zihinsel bir zaman yolculuğu yaparak geçmişte kendimizi öyle hissettiğimiz bir döneme çağrıda bulunur. Kendimizi değersiz ve yalnız hissetme kalıpları bize tanıdık gelebilir ama bu duygunun zihnimizin eskiden kalma bir uçurumun içine düşmekte olduğunu ikaz eden bir işaret olduğunu görmek yerine, onun her şeyi mutlaka gerçek olduğunu gösterdiği şekilde yorumlarız. Bu kendine odaklı öz-eleştirel ruh halinin saplantılı düşüncelere dalma durumu olduğunu söyleyebiliriz. Buna ruminasyon (geviş getirme) denir. Yani kaçmak istediğimiz ruh halinin içine saplanıp kalmak. Ruminasyon sorunun bir parçasıdır, çözümün değil. Ruminasyonun alternatifi: Farkındalıktır.
Dikkatin bilerek ve isteyerek şimdiki ana yöneltilmesine ve yaşananların yargılanmadan oldukları gibi kabul edilmesine dayanan bir farkında olma durumudur. Dikkatimizi herhangi bir anda yaşadığımız bir deneyimin bizim arzu ettiğimiz gibi olmasına değil, o an her ne durumda ise o haline odaklanmamız anlamına gelir. Bilinçli farkındalık bilerek ve isteyerek yapılan bir eylemdir. Bilinçli farkındalığımızı geliştirdiğimiz vakit, şu anki gerçeğin ve önümüzdeki seçeneklerin daha çok farkında oluruz. İkincisi, bilinçli farkındalık deneyimseldir ve doğrudan şimdiki anda yaşanan deneyimlere odaklanır. Ruminasyon yaptığımızda ise, aklımız doğrudan duyumsal deneyimlerden çok, uzaklarda olan düşüncelerle meşguldür. Bu durum düşüncelerimizi geçmişe veya hayali bir geleceğe doğru sürükler. Üçüncüsü ise bilinçli farkındalık yargılayıcı değildir. Onun marifeti, yaşadıklarımızı o anki halleriyle görmemize ve nasıllarsa öyle olmalarına izin vermesidir.
Düşünceler sadece bir düşüncedir. Düşüncelerin gerçek olmadığını fark etmek hepimizi ilgilendiren çok hayati bir konudur. Aksi takdirde hiç bitmeyen bir mücadele içine düşeriz. Aslında gerçek şudur ki, fikirler/düşünceler zihnimizin belirli anlarda ve her nasılsa ürettiği hava durumlarına benzeyen zihinsel olaylardır. Düşüncelerimiz genellikle ruh halimizin ve moralimizin nasıl olduğunu yansıtır; ‘gerçekten burada ne olduğunu veya bizim gerçekten kim olduğumuzu değil. Düşünceler gerçek olgular değildir.’
Birkaç dakikalığına gözlerinizi kapatın ve beyaz bir ayı dışında dilediğiniz herhangi bir şeyi düşünmeye başlayın. Önemli olan beyaz bir ayı düşünmemek, tam bir dakika boyunca beyaz ayıyı düşünmemeye çalışın. O hayvanla ilgili herhangi bir düşünce veya görüntünün gelmediğinden emin olun.
Şimdi ne oldu?
Çoğu insan beyaz ayıyla ilgili düşüncelerini bastıramadıklarını görürler. Prof. Dr. Daniel Wegner; bu tür düşünceleri bastırmak istediğimiz vakit direndiğimiz şeyin de ayak dirediğini göstermiştir. Zihnimizi zorlamamız onun istediğimiz şeyin tam tersini yapmasına neden olmaktadır. Eğer böyle bir durum ayılarla gibi nötr düşünceler ve görüntülerle ilgili olarak geçerli oluyorsa, bizim için kişisel anlam taşıyan negatif düşünceleri anıları bastırmak istediğimizde onların etkisinde daha çok kalmış oluruz. Negatif düşünceleri zihinlerinden atmak için büyük bir gayret içine giren kişiler bu şekilde davranmayanlara göre daha depresif bir ruh hali içine girerek, ‘bastırdığı duygunun esiri olmuştur’. Şimdiye ve buraya dikkatimizi odaklamak için ihtiyacımız olan şey, bunu yapmaya niyet etmektir, baskı yapmak değil. Zihnimizin daldan dala konmasını bilinçli olarak onaylamak bize şimdiki ana dönüş yapmamızı hatırlatır ve işi doğru yapmamız için kendimizi acımasızca yargılamaktan vazgeçmemizi kolaylaştırır.
Zihninizin dağılması nedeniyle düş kırıklığı hissediyorsanız, kendinize zihin dağılmasının, zihnin aktif haline girmesiyle ilgili olduğunu ve bunu gördüğünüz an, bilinçli farkındalık içine girdiğinizi hatırlatın. ‘Şimdiye kadar bu işte daha başarılı olmalıydım…’ şeklinde düşünüyorsanız ‘yapmalıydım, yapabilirdim, yapabilecektim, yapmam gerekirdi…’ gibi düşüncelerin yargılayıcı olduğunu kendinize hatırlatın ve yeniden nefesinize odaklanın. Nefesinizi kontrol etmeye çalıştığınızı fark ediyorsanız, kendinize onu serbest bırakmayı hatırlatın.
Bize keyif veren duyguları zorlamaktan vazgeçtiğimiz vakit, onlar kendiliğinden ortaya çıkmak için daha özgür olurlar. Bize keyif vermeyen duygulara direnç göstermekten vazgeçtiğimizde de, onların kendiliğinden yok olduğunu görebiliriz. Bir şeyin olması için çabalamaktan vazgeçtiğimiz vakit, taptaze ve beklenmedik bir dolu deneyim bizim için erişilebilir olabilir.
Hoş olmayan bir deneyim yaşadığımızda sessizce: “Bu nasıl bir şey?” diye sormak zihnimizin bir anda “Bundan nefret ediyorum”-beni buradan çıkar! Diye araya girmesini önler. Bize rahatsızlık veren ve hoşumuza gitmeyen durumlardan kaçınmak yerine onlara doğru yöneldiğimiz ve onları ortaya çıktıkları anda bilinçli bir farkındalıkla kucakladığımız vakit içimizdeki açık kalplilik ve iyi niyetli olmak gibi özellikleri de canlandırmış oluruz.
HİSLERİMİZLE DOST OLMA
Bunca zamandır “düşman” olarak gördüğümüz duygularla dost olmak, bizim tüm kendimizi koruma iç güdülerimize ters düşebilir. Eski alışkanlıklarımıza karşı koyabilmek için yeni yaklaşımlar geliştirmeliyiz. Bize sıkıntı veren duygunun adını koyarak ve onunla yüzleşme yoluyla baş ederek farkındalığımızı da somut bir hale getirmiş oluruz.
EGZERSİZ: Hoş olmayan bir duygu fark ettiğiniz vakit, dikkatinizi elinizden geldiği kadar bu duyguyu bedeninizde nasıl yaşadığınıza/deneyimlediğinize odaklayın. Nefes farkındalığıyla o duyguyu takip edin. Tam o anda nahoş deneyiminizle birleşin, nefesinizi takip etmeye devam edin. Nefes alırken algıladığınız duyumların farkındalığı, bedeninizde yaşadığınız diğer ilgili duyumların farkındalığını da içererek genişletir. Nefes farkındalığını bedenimizdeki diğer duyumların farkındalığıyla birleştirmek kaçınma işaretlerini de tanıma fırsatını sunar.
Geçmişte negatif duygularımızdan uzak durma konusunda öyle ustalaşmışızdır ki, kaçınma duygularımızı bile tanımaz hale geliriz.
His Farkındalığı İçin:
1- Duyguları Tanı
2- Onlara Yaklaş
3- Kabul Et
4- Onlarla Dost Ol
Zor Duyguların Bize Kazandırdığı Bilgelik: Kendimize karşı yargılayıcı olmaktan vazgeçmemizi sağlar. Nahoş duyguların da hoş duygular gibi sürekli değişime uğrayan bir fiziksel duyum, düşünce ve algılar dizisidir. Duygularımızla yüzleşmek demek onları derinlemesine görmek demektir. Şifanın ve kendimize şifa verme gayretimizin temelinde, bir güçlüğün tam ortasındayken neyin doğru olduğuna inanıyorsak, onu hoşgörüyle ve sevgiyle kabullenmemiz yatmaktadır. Hepsi bizim birer parçamız ve onları kökten kabul ederek, zihnimizin bu algılardan kurtulmak için çaresizce saplantılı düşüncelere dalmasını engelleyebiliriz. Zor duyguları açık kalplilikle kabul etmeye başladığımızda eski zamanlara göre daha dayanılabilir olmaya başlayacaktır. Acı hala yerindedir belki ama verdiği ıstırap daha az olacaktır. Bu bilinçli farkındalık bize şöyle demektedir: Her şeye yeniden başlayalım. Güçlüğün burada kalmasına izin verelim.
Negatif Düşünce Kalıplarına Bir Ad Verme: Alışkanlık haline gelmiş düşünce kalıplarına bir ad vermek: “Yargılayıcı Zihin” ya da “Çaresiz Zihin” gibi etiketler kullanabilir veya onları “benim en kötü eleştirmenin” şeklinde tanımlayabiliriz. Bu etiketler, onları kendimizin bir parçası veya gerçeğin/doğruluğun sesi olarak görüp onlarla özdeşleşmemizi değil, bir bağlılık duygusu hissetmeden onları zihnimizi sık sık ziyaret eden misafirler olarak görmemize yardım eder.
Depresyon Manzarasının Negatif Düşünceleri: Depresyonda olduğumuz ve öz-eleştirel iç ses düşüncelerini yaşadığımız vakit, bunlar bize düşüncelermiş gibi gelmez. Bizimle ilgili gerçekleri, değerlerimizin ne kadarı olduğu ve yaşadığımız hayatın nasıl bir hayat olduğunu söylüyorlarmış gibi gelir. Depresyon geçiren hemen herkes de benzer düşünceler saplanır. Negatif düşünceler depresyon manzarasının bir parçasını oluştururlar, bunların kişisel hiçbir tarafı yoktur. Kendinize şu soruları sorun:
1- Böyle düşünmek ve inanmak sizin davranışlarınızı nasıl etkiliyor
2- Bunları yaptığınızda bunun sonucu ne oluyor
3- Bu sonuçların daha sonra sizin üzerinde nasıl bir etkisi oluyor.
4- Bütün bunların sizin kendinizi nasıl gördüğünüz üzerine nasıl bir etkisi oluyor.
Kötü ruh hali iki tür aktiviteyi etkiler: Önceden zevk aldığımız şeylerden daha az keyif almamıza neden olur, onlara olan ilgimizi azaltır ve sonunda onlardan vazgeçmemize sebebiyet verir.
Ayrıca bize keyif vermese de zorunlu olarak yaptığımız, bize hayatının kontrolünü elinde tutan sorumlu kişiler duygusunu veren bazı günlük işlerin üstesinden gelmemizi de güçleştirir. Depresyondayken yani genel ruhsal kırgınlık halindeyken bir şekilde herhangi bir şey yapsanız dahi kendinizi takdir edin. Zorlandığınız, yavaş yaptığınız ve daha uzun süre aldığı için kendinizi eleştirmeyin. Depresif bir ruh haline bilinçli bir farkındalık içinde yanıt vermek için en etkili olabilecek yolu bulmak istiyorsak,iki şeyi hatırda tutmamız gerekir:
1- Kötü ruh hali motivasyon sürecinin altını oyar ve onu tersine çevirir. Normal zamanlarda bir şeyi yapmayı isteyene kadar bekleyebilir, sonra da onu yaparız. Ama kötü ruh hali içinde olduğumuz vakit bu işi yapmayı istemeden önce kendimizi harekete geçirmemiz gerekir.
2- Depresyonda hissedilen yorgunluk bize yanlış mesajlar verir. Mutsuz olmadığımız vakit, yorgunluk dinlenmemiz gerektiği anlamına gelir. Öyle bir durumda dinlenmek bizi tazeler. Depresyonda yaşanan bitkinlik ise genellikle normal bir yorgunluk değildir; dinlenmeyi değil, kısa bir süre için dahi olsa daha çok aktiviteyi öngörür.
“Pek çoğumuz için trajedi hayatımızın çok kısa olması değil, onları yaşamaya başlamamız için bu kadar gecikmemizdir.” Ufak işleri değersizleştirmeyin onlar bize dünya üzerinde bir etkimiz olduğu hissini yaşatmak için yeterlidir. Bir hedef olarak mutluluğun peşini bırakmak, mutluluğun kendiliğinden ortaya çıkmasının yolunu açabilir. Depresyonla mücadele ediyorsanız dikkatinizi en zorlu duygulara ve yaşam deneyimlerine yoğunlaştırmanın basit bir yolu olan farkındalık, kronik mutsuzlukta size destek olacaktır.
“parmağını sürsen elmaya, rengini anlarsın
gözünle görsen elmayı, sesini duyarsın
onu işitsen, yuvarlağı sende kalır
her başlangıçta yeni bir anlam vardır.”
Williams ve arkadaşlarının Diyojen yayınları arasında çıkan İyi Hissetme Sanatı adlı kitabından Psikolog Melike Yücel özetledi.
Kronik Mutsuzlukla Baş Etme Rehberi-Mark Williams,JohnTeasdale,Zindel Segal, Jon Kabat-Zinn (Çev. Zeliha Haktanır)
Bir tür 'derin merak' pratiği yapmak, 'diğer tarafta' olsalar bile kendinizle ve başkalarıyla bağlantı kurmanıza yardımcı olabilir...
DevamıYasın Altıncı Aşaması adlı kitabı, ilk kez 1969 yılında Elisabeth Kübler-Ross tarafından tanımlanan yasın beş aşaması modeline...
DevamıBaşarısızlığın neden eski bir tanıdık gibi hissettirdiğini hiç merak ettiniz mi? Belki de suçlu; sürekli olarak yenilgi duygusunu besleyen ve ...
DevamıBeğenilmemek hayatın kaçınılmaz bir parçasıdır. İşte sizden hoşlanmayan biriyleyken daha rahat hissedebilmeniz için denenmiş ve test edilmiş bazı yollar...
DevamıInfluencerlar ve kişisel gelişim guruları, yarardan çok zarar getirme riski taşıyan bir tür pozitif psikoloji vaad ediyorlar Kötü bir gün ya da kötü bir yıl geçirdiğiniz...
DevamıMescid-i Aksa ya da Kur’an-ı Kerim'in ifadesiyle Kudüs'ün Uzak Mescidi, Mevlana Celaleddin Rumi için merhamet ve aşkınlık ruhunun...
DevamıVicdan bir çağrıdır ve bu çağrı, Heidegger’in ifadesiyle, “benim içimden ama kendimden öteden” gelir. Gazze bizi vicdana çağırıyor, içimizi allak bullak eden...
DevamıYeni bir araştırma; sözlü istismarın çocukları nasıl etkilediğini, kendine zarar verme ve anksiyete gibi uzun vadeli sorunların tohumlarını nasıl attığını gösteriyor...
DevamıÇoğu insan “içeri girmek” tekniğiyle dikkatlerini duygu ve düşüncelerine yönlendirip daha dayanıklı olacaklarına inanırlar. Fakat...
Devamı25 yıllık araştırma sonucuna dayanarak bağışlama ve alternatifleri hakkında öğrendiklerimiz...
DevamıGünlük sosyal durumlar bile kendinizi mahcup ve korkmuş hissetmenize neden oluyorsa, bu iyi test edilmiş teknikleri denemenin zamanı geldi...
DevamıAradığımız mutluluk hiç beklemediğimiz bir yerde olabilir. En büyük çabalarımıza rağmen, hayatımız adına kurduğumuz hayaller...
DevamıEşlerimiz, ailemiz ve hatta iş arkadaşlarımızla ilişkilerimizde işlerin nasıl olduğu ile bizim nasıl olmasını istediğimiz arasında boşluklar olabilir...
DevamıHızla değişen bir dünyada, pek çok insanın kendini kaybolmuş ve stresli hissetmesi şaşırtıcı değildir. Bununla birlikte...
Devamıİlk olarak arkadaşlarımıza nasıl öncelik vereceğimize odaklanalım istiyorum. Kaliteli sosyal etkileşimlerin...
DevamıDuygularınızdan kaçınmak akıl sağlığımız için iyi değildir. Bir psikolog, bu alışkanlığı nasıl kıracağınızı ve savunmasızlığınızı nasıl...
DevamıBirçok insanın travmalar hakkında bilmedikleri...
DevamıBirçoğumuz sonsuz sayıda hata yaparız- ancak yeni içgörüler, başarısızlıklarımızdan değerli dersler çıkarmamıza yardımcı olabilir...
DevamıGece neredeyse tamamen boşalmış metro vagonunda kitabınıza, Instagram akışınıza ya da işe gidip gelirken zaman...
DevamıBilginin kaynağı olduğunuzu düşünmek kolaydır. Pek çok beceri ve uzmanlığa sahip olsanız da muhtemelen düşündüğünüzden...
DevamıÇarpıtılmış düşünme biçimleri sizi karanlık yollara nasıl götürür?
DevamıToronto Üniversitesi Psikiyatri Bölümü’nde çocuk ve ergen ruh sağlığı uzmanı olan J.D. Haltigan’a bir soru sorduk. TikTok akıl ...
DevamıManevi baypas, karmaşık psikolojik sorunlardan kaçınmak için manevi açıklamalar arama eğilimine atıf yapar. Terim ilk olarak...
DevamıHer zaman kendini mi suçluyorsun yoksa başkalarının senin hakkında kötü düşündüğü fikrine mi kapılıyorsun? Bir Bilişsel Davranışçı Terapist...
DevamıBaşımızı erteleme duvarına çarpmaya devam etmek yerine, yeni bir şeyler denemeye ne dersiniz?...
DevamıHayat belirsiz olduğunda, olağan tepkilerimiz ve başa çıkma stratejilerimiz her zaman işe yaramayabilir. Kıvrak zeka pratiği...
DevamıAraştırmalar gösteriyor ki, yenilgilerimizden ders almak istiyorsak bazı duygusal ve bilişsel engelleri aşmamız gerekiyor...
DevamıÇoğu insan için sevgi hissi hayatlarında bulunması gereken önemli bir ihtiyaçtır. Bağlanma biçimimiz de sevgiyi...
DevamıBirkaç ay önce korona olmuştum ve ilk semptomlarım bedenseldi. Fakat zamanla boğaz ağrısı ve öksürüğün azalması ile...
DevamıGünümüzde her alanda zorluklarla boğuşan modern insanın, mutlu ve sakin kalabilmek için yapabileceği en güvenilir...
DevamıBeynimiz bizi doğal olarak savunmacı yapar, ancak daha fazla alçakgönüllülük geliştirmek için atabileceğimiz adımlar var...
DevamıBilim yaygınlaşmış iddialara rağmen çocukluk deneyimlerinin yetişkin yaşamlarımızı belirlediği iddiasını desteklememektedir...
DevamıTracy Dennis-Tiwary, endişeye doğru yaklaşmanın bize nasıl motivasyon sağlayabileceğini ve kendimiz hakkında bize nasıl fikir verebileceğini açıklıyor.
DevamıAraştırmalar, yenilgilerimizden ders çıkarabilmemiz için bazı duygusal ve bilişsel (zihinsel) engellerin üstesinden gelmemiz gerektiğini...
DevamıYeni bir kitap, bakış açılarımızın her zaman sınırlı olduğunu, ancak empatiyi akıllıca kullanmayı öğrenirsek diğer insanları daha iyi...
DevamıValerie, 25 yaşında üniversite mezunu bir kişi. Merhametli ve verici bir insan. Kendisini mültecilerle yapılan gönüllü yerel çalışmalara adamış birisi...
DevamıBeth her zaman endişeli biri olmuştur; şu sıralar her gün, günün yarısından fazlasını malî meseleler, okul ödevlerini bitirip bitiremeyeceği, sağlık durumu...
DevamıEmpati, bir başkasının duygularını anlama ve paylaşma kabiliyeti, diğer insanlarla olan bağlantılarımızın temelidir. Araştırmalar, empatinin...
DevamıSınırlarınızın ne kadar farkında olduğunuzu anlamanın ve entelektüel alçakgönüllülüğünüzü geliştirmenin birçok yolu vardır...
DevamıDaha az stres verici olaylara tepkilerinizin diğer insanlarınkinden daha büyük olduğu hissine hiç kapıldınız mı?
DevamıGeçen hafta Türkiye menfur bir cinayetle sarsıldı. Kalp hastalıkları uzmanı meslektaşımız Ekrem Karakaya görevi başında hunharca...
DevamıSosyal koşullar ve eşitsizlik iyi oluşu etkiler. Öyleyse neden "mutluluk bir seçimdir" deyip duruyoruz?...
DevamıPsikolojik sağlamlık becerilerini geliştirmek için bir yol haritası...
DevamıGünümüzde travma kavramı, hem travmatik olarak kabul edilebilecek olayların çeşitliliği hem de travmanın kurbanların yaşamlarına...
DevamıBir psikolog, akut travmasından sonra öğrendiği 7 iç görüyü anlatıyor.
DevamıÇocukluk döneminde “neden” ve “nasıl” sorularını sorma dürtümüz zamanla kaybolur. Yine de açık görüşlü olmanın...
DevamıHata yaptığınızda (kaçınılmaz olarak) kendinize karşı nazik olmayı öğrenmek, mutluluğunuz üzerinde dikkate değer bir etkiye sahip olabilir...
DevamıHepimiz oradaydık. Üç gün önceki 2 dakika süren sohbete saplanıp kaldık. Tekrar tekrar beynimizde döndürüp duruyoruz. Babama kızmamalıydım...
DevamıFarklı görüşlerimiz hakkında daha iyi tartışmalar yapmak için sekiz ipucu...
DevamıAraştırmalar; izolasyon, stres ve belirsizliğin unutkanlık ve düzensizliğe neden olabileceğini gösteriyor. İşte bu konuda yapılacaklar...
DevamıHassas ve rahatsız edici duyguları kabul etmek ve onları kucaklamak motive olmamıza ve hedeflerimize doğru ilerlememize...
DevamıBizler anlayışlı insanları severiz. Kendimizi kötü hissettiğimizde, kendimiz için üzüldüğümüzde veya her şeyi berbat edip kötü hissettiğimizde...
DevamıYansıtma, istismarcılar, narsistler veya sınırda kişilik bozukluğuna sahip insanlar ve bağımlılar tarafından sıklıkla kullanılan bir savunma...
DevamıÇocukken yaptığınız boyamaları, çizgilerin içinde kalma çabanızı, sonra yaptığınız bir hata ile çizgileri taşırdığınız ve o anda yaşadığınız...
Devamıİlişkilerinizde aşırı bağlanan taraf mı yoksa yakınlaşmaktan kaçınan taraf mısınız? Yakın ilişkilerdeki bağlanma tarzınız...
DevamıPsikolog Marie Haddou Hayır Demeyi Bilmek adında farklı alanlarda hayır demekte güçlük yaşayan insanlara...
DevamıNeden yoksulluk içinde mücadele verenlere olumlu zihin yapılarını dayatmamalıyız?
DevamıDeğişim zamanının geldiğini biliyorsanız ama nereden başlayacağınızdan emin değilseniz doğru soruları sormak iyi bir başlangıç...
DevamıNarsistler, gerçek benliklerini büyüklenmeci, "diğerlerinden üstün", bencil ve oldukça kibirli alternatif bir kişilik ile...
DevamıYılın en popüler hikayeleri, mutlu ve sağlıklı bir hayat için farklı yollar sunuyor...
DevamıBilinçli Farkındalığın birçok faydası olduğu düşünülüyor, ancak yanlış uygulandığında yanlış eylemleriniz için kendinizi daha az suçlu hissetmenizi...
DevamıDüşüncelerinizin hatalı olabileceğini kabul etmek daha fazla öğrenmenize ve daha iyi ilişkiler kurmanıza yardımcı olabilir...
DevamıSosyal İkilem (Social Dilemma 2020) filminden bir sahnede, hayali bir genç, karanlığa gömülmüş bir durumda yatağında oturuyor...
DevamıGenetik olarak zihin ve bedenimiz empati, dayanışma, cömertlik ve yakınlık hisleriyle donatılmıştır...
DevamıHayatta en iyisini yapabilmek için acı gereklidir der Yale profesörü...
DevamıKariyer seçimlerinden yeni alışverişlere kadar, René Girard'ın mimetik teorisini kullanarak sürüye direnin ve kendi yaşam yolunuzu...
DevamıHarika bir evlilik uzaktan, tıpkı bir kitaptaki veya filmdeki gibi coşkulu bir aşk hikayesidir. Ve bu, bir bütün olarak evliliğe bakmanın...
DevamıAntidepresan kullanımı konusunda farklı görüşler olsa da ilaçların birçok insana fayda sağladığı bir gerçek. İlaç kullanımının...
DevamıEğer ertelemek tembellikle ilgili değilse, neyle ilgilidir? Baharat çekmecenizi alfabetik olarak düzenlemek için önemli bir işi ertelediyseniz...
DevamıYeni çıkan bir kitap, kaygının bize, hayatımızı nasıl daha iyi bir hale getirebileceğimize dair ipuçları verdiğini anlatıyor...
DevamıÖlümsüz olmadığımızı kabul etmek, daha mutlu, anlamlı bir hayat yaşamak için meşguliyetten kurtulmamıza ve bizim için en önemli şeye...
DevamıAra vermek tembellik etmek değildir, aksine yeniden şarj olmayı öğrenmek daha üretken ve dayanılır bir hayat yaşamamızı sağlar...
DevamıHayat olanca hızıyla akıyor ve zaman zaman yaşadığımız güçlükler bizi sarstığında ancak dengemizi kaybettiğimizi fark eder oluyoruz...
DevamıMağdur zihniyetine eşlik eden gücün üstesinden gelebilmek için önce onu kabul etmek gerekir...
DevamıBir süredir göremediğimiz bir tehdit ile karşılaştığımız için hepimiz zor günler yaşıyoruz. Bitkin düşen beyinlerimize biraz...
DevamıBir aile üyesi, bir iş arkadaşı veya bir yabancının size kırıcı bir şey söyleme ihtimali vardır. İşte bu yazıyla bu durumla nasıl başa çıkacağınızı...
Devamıİfade ettiğiniz üzere zamanımızın çoğunu çalışarak geçiriyoruz. Zamanımızı nasıl kullanacağımız mesai saatlerimiz üzerinden belirleniyor...
DevamıMassachusetts Çocuk Sağlığı Kliniğindeki çocuklar gözlemlendiğinde tutarsız davranışları göze çarpmaktadır. Tanımadıkları halde...
DevamıAnonim kullanıcıların bir kısmı çevrimiçi ortamda kötüye kullanmanın yanında komplo teorileri de üretiyor. Bu yüzden...
DevamıHayatta bir anlam duygusu bulmakta zorlanıyor musunuz? Araştırmacılar bunun için üç farklı yol belirlediler...
DevamıAlışkanlık haline gelmiş eleştiri her çift için tehdittir. Zaman zaman eşinizi eleştiriyor olabilirsiniz önemli olan bunu...
DevamıBebekler zannedilenden erken zamanda kitaplarla ilgilenmeye başlarlar. Kendi kendilerine hareket etmeye başladıklarında...
DevamıGittikçe daha stresli bir dünyada yaşıyoruz, bu yüzden çocuklarımızda duygusal ve zihinsel dayanıklılığı teşvik etmek hiç bu kadar önemli...
DevamıYeni bir kitap, kanser yaşamanın duygusal ve sosyal karışıklığıyla nasıl başa çıkılacağı konusunda faydalı rehberlik sağlıyor...
DevamıBelli birisinin yanındayken kafanızın karışmış olduğunu veya suçlu olduğunuzu hissediyor ve bunun sebebinin...
DevamıKonfüçyüsçülük ve Taoizm çocuklarınıza rehberlik ederken zenginlik ve prestij yerine anlam ve tatmin içeren...
DevamıMantığa ve akla yaklaşımımızı değiştirmek, oyunu değiştirir...
DevamıHiç kurbanı oynadınız mı? Eğer oynadıysanız, bunu yaparken doldurmak istediğiniz veya ifade etmeye çalıştığınız...
DevamıOtobüste oturduğunuzu, sırada beklediğinizi veya evde koltuğunuzda oturduğunuzu ve birkaç dakika...
DevamıAynaya baktığınızda kimin yansımasını görüyorsunuz?
DevamıKaygı rahatsız edici olabilir, ancak felsefi bir yaklaşımla heyecan verici bir özgürlük duygusu uyandırabileceğini...
DevamıDışa dönük olmak zorunda değilsin. Ama içine kapanık olmak seni yaşamak istediğin hayattan alıkoyuyorsa hemen...
DevamıBazı insanlar içten içe “kimlik hırsızı sendromu” ile mücadele ederken kendilerini zeki, kendinden emin ve...
DevamıOrtalama insan ömrü ürkütücü bir şekilde sınırlı süreye sahiptir. Şanslıysanız ve 80 yaşına kadar yaşıyorsanız, yaklaşık...
Devamıİneklemeyi unutun, fosforlu kalemleri sepetleyin ve pasif şekilde tekrar tekrar okumayı kesin. Öğrenme psikolojisi daha iyi taktikler sunuyor...
DevamıBir kişinin düşünce, davranış ve tutumu etkileyebilecek dış ve iç çatışmalarla ilgili dengeli bir anlayışı sürdürme yeteneğine...
DevamıAltmış yıl kadar önce, iki psikolog kendi alanlarında devrim yaratan ve sıkıntı hakkında düşünme biçimimizi değiştiren bir fenomeni keşfettiler...
DevamıSiz de herkes kadar sevginizi ve şefkatinizi hak ediyorsunuz...
DevamıBir terapist, büyük pandemi molasından dönüşün psikolojisini inceliyor...
DevamıDünyaya her gün yeni bebekler geliyor. Bir bebek dünyaya gelince bir kadın anne olur, bir erkek de baba. Oysa bebek denilince...
DevamıEbeveynlerinize münhasıran ve sahiplenici bir şekilde yakın mısınız? Ebeveynlerinizden biri veya her ikisi sizin aracılığınızla hayallerini...
DevamıSon zamanlarda stresli hissediyorsanız, yalnız değilsiniz- COVID-19 pandemisinden bile önce, 2018'deki Birleşik Krallık anket verileri, insanların yüzde 74'ünün...
DevamıYeni bir araştırma, gün içerisinde deneyimlenen empatinin kendi huzurumuza ve başkalarına karşı olan nazik davranışlarımıza katkıda...
DevamıKendinizi dünyadan kopuk hissediyorsanız, depersonalizasyon yaşıyor olabilirsiniz. Emin olun ki, iyileşmenin yolları vardır...
DevamıYeni bir araştırma narsisistlerin sıkılma sebeplerini inceliyor...
DevamıTanrı, bu ağaçlarla ilgilendi, kuraklık, hastalık, heyelan, binlerce fırtına ve sellerden kurtardı onları. Fakat...
DevamıDoomscrolling terimi henüz resmi olarak Türkçemize çevrilmemiş olmasına rağmen...
DevamıCOVID-19 ile ilgili birçok politika, hükümetler vatandaşlarının iyiliğine yeterince güvenmediği için işe yaramadı...
Devamıİnternet sitesinde, bilette ve tiyatronun dışındaki tabelalarda şu uyarı yer aldı: “Bu, telefonsuz bir etkinliktir.” İnsanlar...
DevamıKaçındığınız acı verici duygular karanlıkta harekete geçer. Ancak acılarınız ve mücadelelerinizle yüzleşerek...
DevamıSimone Weil: Mistik, filozof ve aktivist. Weil’in etik anlayışı kişiselciliğin ötesine uzanarak evrensele ulaşmaktadır...
DevamıBirey olarak yalnızca tek bir yandan mı oluşuruz? Yoksa kişiliğimiz farklı yanlardan mı oluşur? Richard C. Schwartz’ın geliştirmiş olduğu İçsel Aile Sistemleri...
DevamıSamantha matematik ödevini yapmak için masasına oturur fakat daha ilk soruda hazırlıksız yakalanır. Bu tipte bir problemi...
DevamıModern psikolojinin tarihi uzun bir geçmişe dayanmaz. Tasavvuf ilmi ise en az on iki-on üç yüzyıllık tarihi...
DevamıBahsedeceğim 5 soru hayatınızla olan ilişkinizi daha net bir şekilde görebilmenize yardımcı olacaktır...
DevamıPandemiden önce gurur duyulacak bir gece rutinim vardı. Okaliptüs yapraklarıyla sıcak duş ve elektronik aletleri başka...
DevamıBakım veren kişiler, bir hastanın acısını kendileri hissetmeden anladıklarında hastalara fayda sağlayabilirler...
Devamıİlk bakışta bariz görünmese de öz şefkat ırk ve cinsiyet ayrımcılığı ile diğer baskı biçimlerine son verme arayışında kilit bir rol oynar...
DevamıSizlere bir itirafım var! İnsanlar benimle ‘’içlerindeki çocuk’’ hakkında konuşmak istediklerinde gerçekten zorlanıyorum...
DevamıFarklı dallarda çalışan bilim insanları, bazı toplumları diğerlerinden daha barışçıl yapan unsurları keşfediyor...
DevamıEn çok satan kişisel gelişim yazarlarından Louise Hay kendimizi seversek hayatımızdaki her şeyin yoluna...
DevamıSosyal tükenme sizi yorgun, donuk ve sinirli hissettirebilir. İşte bunu nasıl yöneteceğiniz ve önleyeceğiniz ile ilgili bilgiler...
DevamıDuyduğunuz, okuduğunuz ve izlediğiniz her şeye inanmayın. Kültür hakkında edinilen fikirleri sorgulamak için...
DevamıHer şey Goofy’nin (Disney karakteri olan bir köpek) anneme uygunsuz öpücükler göndermesi ile başladı...
DevamıSteven C. Hayes, 40’ı aşkın kitabı ve 500’den fazla akademik makalesi olan bir klinik psikoloji doktorudur. Son yıllarda...
DevamıHayatta kaçınılmaz olarak zorluklara ve streslere maruz kalırız. Yaşadığımız zorluklarla nasıl baş ettiğimiz...
DevamıBaşkalarına karşı nazik ve merhametli davranabilmenin temelinde, sorumluluk duygusu yatar...
DevamıBazen, zor bir konuyla boğuştuğumda, bunu bir çocuğa açıklamamız gerekiyormuş gibi davranırım...
DevamıSherry Turkle, ilginç yaşam öyküsünün onu nasıl teknolojinin sosyal etkilerini araştırmaya yönlendirdiğini anlatıyor...
DevamıBu testi çözün ve dayanıklılığınızı arttırmanın yollarını öğrenin...
DevamıUfak şeyler için hissettiğim minnettarlığın pandemi sonrası devam etmesi pek mümkün değil...
Devamıİdeal olarak, değerli kaynaklara yatırım yapar ve elde ettiğimizde ise onları korumak için çaba gösteririz...
DevamıBir kişi sıkıntı içindeyken, dikkat, dokunma ve özen yoluyla içlerindeki fırtınayı sakinleştirmek için derin, gelişmiş...
Devamıİşte Size Bu Düşüncelerinizi Nasıl Durduracağınıza Dair Bir Yazı...
DevamıÇağdaş İngiliz şair Denise Riley, yası ‘’amansız durağanlığa’’ bir yanıt olarak tanımlar. Riley için yas...
DevamıBirisi bir sıkıntı yaşarken, ilgi ve alaka göstererek fırtınayı sakinleştirmek için gelişmiş mekanizmalarımızı kullanırız...
Devamıİntihar çocuklarda ve gençlerde artıyor. Erken belirtileri tanımak, ihtiyaç duydukları yardımı almaları için önemli...
DevamıAşırı düşünmenin zihnimizdeki yolculuğu, genelde bir sorunun belirmesiyle başlar, bu bir sağlık endişesi veya iş yerinde yaşanan...
Devamıİnsanlar yaşlandıkça, duyguları üzerinde daha fazla kontrole sahip oluyorlar. Peki bunu nasıl yapıyorlar? ...
DevamıTolstoy, bir romanında şöyle der: “Bütün mutlu aileler birbirine benzer, oysa her mutsuz ailenin...
DevamıHayır demek temel ve birçok kişinin mücadele ettiği psikolojik bir beceridir...
Devamıİşte insanların aşıya karşı tereddütlerini aşabilmeleri için yardımcı olacak araştırma temelli bazı yönergeler...
DevamıTolstoy'un, ‘Savaş ve Barış’ romanından yaşama sanatı hakkında çok şey öğrenebiliriz. Kitap, kibir ve aptallığı, cinsel kıskançlığı...
Devamı60 yaşın üstündeki birçok insan gibi ben de zaman zaman anahtarlarımı kaybediyorum veya favori filmlerimin adını...
DevamıHiç asansörde sohbet başlatacak kadar uzun kaldığınız oldu mu? Asansörde kalmak garip bir deneyimdir...
DevamıRuh sağlığının ihmal edilmiş çocuğu olan tatsızlık hissi, motivasyonunuzu ve odağınızı köreltebilir...
DevamıEleştirilmek, özellikle anneleri depresyona giren çocuklar için zordur. Anahtar Noktalar ...
DevamıHayat iniş ve çıkışlar, güzellikler ve zorluklarla dolu. İçerisinde bulunduğumuz son bir buçuk yıl içerisinde tüm dünya olarak...
DevamıÖnce selam sonra kelam demiş büyüklerimiz. Bir selam ile açılır kelamın; iletişimin yolu. Ufak bir baş selamı, bir tebessüm ya da sevecen...
DevamıKaliteli iletişim kurmak hedeflerimize ulaşmamızı kolaylaştırırken ilişkilerimizin de derinlik kazanmasını sağlar...
DevamıBatı psikolojisinin önemli isimlerinden olan William James, 1902 yılında, ruhsal deneyimleri, kişinin iç dünyası aracılığıyla...
DevamıHer şey hızla akıyor. Yaşadığımız çağa bir isim vermek gerekseydi hız çağı denebilirdi. Milan Kundera, Yavaşlık adlı romanında...
DevamıPandemi, beden sağlığımızdan ruh sağlığımıza, güvenlik duygumuzdan sosyal bağlantılarımıza, kişisel özgürlüklerimizden finansal güvenliğimize...
DevamıKorona Belirtilerinin Uzun Süre Yaşanması Aklımızda Olan Bir Şey Değildi. Fakat Tedavisi İçin Psikoloji Bize Hala Yardım Edebilir...
DevamıNarsistler ilk bakışta ilginç, çekici ve sosyal açıdan baskın kişiliklerdir, ilgi odağı olmayı severler. Bir süre sonra ben merkezcilikleri...
DevamıDavetsiz düşünceler, anksiyetenin yaygın ve rahatsız edici bir belirtisidir. Bilişsel davranış teknikleri yardımcı olabilir.
DevamıYeni bir çalışma, kendi sosyal grubumuz dışındaki insanlarla işbirliği içinde olmayı hayal etmenin önyargıları azalttığını öne sürüyor...
DevamıOyunun çocukların dünyasında pek çok işlevi vardır. Oyun çocuklar için yalnızca eğlenceli bir etkinlik görevi görmez...
DevamıÇalışmalar gösteriyor ki konuşarak terapi işe yaramaktadır. Ancak uzmanlar bunun nasıl olduğu ile ilgili fikir ayrılığı yaşamaktadır...
DevamıOlağanüstü başarı, hırs ve rekabet; güçlü ve saygın olmaya giden yol gibi görünebilir. Ayrıca sizi öfkeli, derinden mutsuz ve...
DevamıPandemi sırasında büyüme çağında olan çocuklara ne olacak? Her ne kadar endişelenmemiz için sebepler olsa da, direnç konusunda yapılan çalışmalar...
DevamıGençler pandemi sırasında çok şeyle mücadele ediyor. İşte gençlerin bugünlerde bizden görmeye ihtiyaç duydukları şeyler...
DevamıModern anlamıyla geçmişi 18. Yüzyıl sonu Romantizm dönemine kadar uzanan özgünlüğün, hiçbir zaman tek bir anlamı olmamıştır...
Devamıİnsanların yakınlığa ve aidiyete ihtiyacı vardır. Kapılarını dışarıya kapayan her toplum körelmeye mahkumdur. Peki...
DevamıDuygularınız çok acı verici ve bunaltıcı bir hale geldiğinde, diyalektik davranış terapisinin becerilerini kullanarak...
DevamıAnksiyeteyi azaltma denemelerinden önce kendi kaygı rutininizi anlamak zorundasınız...
DevamıEsas olarak romancılığı ile tanınan Iris Murdoch aynı zamanda profesyonel bir filozoftu. Kendisi, The Sovereignty...
DevamıBu yazıda, olumsuz haberler tarafından tetiklenme durumuyla nasıl başa çıkabileceğinize dair ipuçları bulacaksınız...
DevamıDeğişim zordur, ama imkansız değil. Kendinize güveninizi artırmak için motivasyonel görüşme tekniklerini kullanın ve...
DevamıTatminkar ve sağlam bir ilişki kurmak için gereken temellerin çoğu zaten ilişkinizde mevcut olabilir...
DevamıRitüel ve sembollerle dolu psikoloji bilimi, bir zamanlar mitoloji tarafından beslenen derin bir insanî ihtiyacı karşılar...
DevamıÜzgün olmadığımızı düşünmemize rağmen tutamadığımız gözyaşlarımızın kaynağı nedir? Araştırmacılar, ağlamanın...
DevamıZihinlerimiz kategori ve bağlamlara dair koşullar dahilinde düşünüyor, böylesi bizim için daha kolay...
DevamıCOVID-19 tüm ilişkilerimizi sarstı. Sebebini anlamak toparlanmamıza yardımcı olabilir...
DevamıPsikiyatrik dil kullanımındaki artış sıradan bir üzüntüyü bile tıbbi bir boyuta taşırken ciddi rahatsızlıkların...
DevamıHuşu hem korkutucu hem de keyif verici bir duygu olabilir. Bu deneyim sizi aydınlanmaya ve ruhsal dönüşüme...
DevamıKendinizi sağlıksız suçluluktan nasıl kurtarırsınız?
DevamıLise sınıf arkadaşlarımdan birinin, banyo aynasının önünde kendine tekrar tekrar “aptal” deyişini duyduğum zamanı...
DevamıSade bir yaşamın hayalini hep kurardım. Aylar önce 20 metrekare bir daireye taşındığımda çok az nesneyle...
DevamıEbedi mutluluk bir şeyleri tamamlama isteğimizi tamamen zayıflatır. Bu sebeple mükemmel memnuniyet...
Devamıİnsanın iyilik halini artıran faktörler arasında erdemler başta gelir...
Devamı"Eskiden insan biliyordu (ya da belki seziyordu) ki, meyvenin çekirdeğini taşıması gibi..."
DevamıBirkaç yıl önce Türkiye’den İngiltere’ye taşındığımda hafta sonları Peak District Natural Parkında yürüyüş yapardım...
DevamıDünyaya Sandığınızdan Daha Fazlasını Sunmak İsteyen Kadınlar İçin...
DevamıBeynimiz yeni duygular ile bağlantılıdır...
DevamıŞimdi verici olma zamanı. Peki neden verici olmayı bir yaşam biçimi haline getirmeyelim?
DevamıBirleşik Krallık'taki Kent Üniversitesi'nde yazar, koç ve kültür tarihi profesörüdür. Aynı zamanda araştırma topluluğu...
DevamıGüven, sevgi, dostluk, aile ve ötekiyle temas içeren bireysel bağların kökeninde bulunduğu gibi, politika, ekonomi...
DevamıAşk, sizde olmayan bir şeyi, onu sizden talep etmeyen birine vermek olduğunda...
DevamıYıllardır şükran duygusunun fiziksel sağlığımız, ruh halimiz ve ilişkilerimiz üzerindeki etkisini araştırıyorum...
DevamıMinnettarlık, kişinin sahip olduklarına duyduğu takdirin ve şükranın bir ifadesidir. Maddi değerden bağımsız bir değerin tanınmasıdır. Bu sosyal duygu...
DevamıBilişsel davranışçı terapi sizlere kaygınızla baş etmeniz ve hayatınızda istediklerinizi yapabilmeniz için bir beceri seti sağlıyor...
DevamıŞiddet her geçen gün hayatımıza biraz daha fazla sızan bir olgu. Kendimizi sürekli gergin ve öfkeli hissediyoruz. Hemen hemen...
DevamıMücadele ediyor olsak da anksiyete bizden olan, bize ait olan bir parçadır...
DevamıModern psikoloji, yirminci yüzyılın başlarındaki oluşum sürecinden itibaren insan davranışlarını inceleyip anlamlandırmaya çalışırken öncelikli olarak...
DevamıYeni araştırmalar bazı insanlar için arkadaşlıkların olumsuz etkilendiğini gösteriyor...
DevamıKendimizi hissedebilen düşünsel canlılar olarak görsek de biyolojik olarak düşünebilen hissel canlılarız...
DevamıDepresyonun ne olduğunu ve nasıl yönetileceğini bilmek depresyona girmeyi önlemeye yardımcı olabilir...
DevamıBir demokrasi ya da bir gözetim toplumu olabiliriz, ama ikisi birden olamayız...
DevamıTravma yaşantısının insanlık tarihi kadar eski olduğunu biliyoruz. İnsanoğlu yeryüzünde var olduğu günden beri mutlaka...
DevamıGeçtiğimiz yıl içerisinde COVID-19 virüsüne yakalandıktan bir süre sonra psikolojik yardım arayan kişilerin öykülerine bakıldığında...
DevamıMüzisyen Balthazar Much Ado About Nothing'de kadınların erkeklerin sadakatsizliğinden bıktıklarında nasıl iç çektiklerini anlatıyor
DevamıVerici bir yapıya sahip olan insanların hâl üzere kalırken, aynı anda zamanlarını ve enerjilerini nasıl koruyacakları bu yazıda.
DevamıKristin Neff ve Christopher Germer ile Röportaj
DevamıBunu nasıl fark edebilir ve neler yapabilirsiniz?
DevamıAileler pandemi döneminde stresle başa çıkmak, aile içi sağlıklı iletişim kurmak ve ruh sağlıklarını korumak için neler yapabilir?
DevamıKarmaşık gerçekliklerle karşı karşıya kaldığımızda beynimizin bizi güvenli bir limana çekmeye çalışır. Gerçeklik gizleme ise...
DevamıŞayet kulak vermek için vakit ayırırsak, kişisel kriz dönemi bilgelik sunabilir...
DevamıBu, onun ilk kar kayağı (snowboard) atlaması ya da yaptığı en kötü atlayış değildi. Havalı bir dönüş ya da bir çalım denememişti. Ancak...
Devamıİzmir Depremi 'nin maruz kalanlarda bireysel ve toplumsal olarak yaratacağı travma nedir? Covid'in yarattığı korku ortamı...
DevamıKelime olarak elem, ızdırap, gam gibi duygular sadece ölüme verilen bir tepki olarak anlaşılabilir...
DevamıYeni bir araştırma bu sorunun cevabını bulmak için kişiliklerimiz ve evde kalma kararımız arasındaki bağlantıyı inceledi...
DevamıOlumsuzluk düşünceler nedir ve zihnimizi daha olumlu düşünmek için nasıl değiştirebilirsiniz? Olumsuz düşünceler bizi üzgün, şüpheci ve ...
DevamıBardağın dolu tarafından bakarken ipin ucunu kaçırıyor olabilir miyiz? Bazen olaylara iyimser yaklaşırken...
Devamıİnsanlık yolunun önü de ardı da kanla ıslanmış. Dikkat et de kayma! Bu zamanda insan çalanlar altın çalanlardan daha fazla...
DevamıHem psikiyatrist hem de hasta olarak tanı koymanın ne kadar hassas bir durum olduğunu biliyorum. Zihinsel rahatsızlıkları adlandırmak...
DevamıRuh sağlığı uzmanlarının ruminasyonu azaltmak için sundukları öneriler...
Devamı2010'da bir yaz günü Cambridge'deki Christ’s College'da yaptığım bir konuşmadan sonra, Daniel Berg adında İsveçli bir yüksek lisans öğrencisi...
DevamıCovid-19 hayatlarımıza davetsiz bir misafir gibi girdiğinden bu yana, aşina olduğumuz yaşam pratiklerimiz ve dünyayı algılama biçimimiz...
DevamıCOVID-19 salgınının insan hayatı üzerindeki korkunç sonuçlarından sonra belki de en güçlü etkilediği alanlardan biri özgürlüğümüz oldu. Dünyanın her yerinde...
DevamıMutluluk: amaç belirlemek ile anlık hazzın muhteşem dengesi...
DevamıPandemi sürecinin akıl sağlığı alanında bir krizi tetiklemesi bekleniyor, ama belki de bu süreç hayata yeni bir şekilde...
Devamıİstenmeyen duyguları uzaklaştırma çabası her zaman ters teper...
Devamıİnsanlar “hikâye-anlatan” yaratıklardır: dünyamızı inşa etmek için hikâyeler üretiriz...
DevamıÖz farkındalık, herkesin doğru egzersizler ve alışkanlıklar ile geliştirmeyi öğrenebileceği bir beceridir. Hayatınızın veya kişiliğinizin anlayamadığınız...
Devamıİyiye tanıklık etmek bizi nasıl ve ne kadar etkiler? Kibar veya cömert davranışlarla karşılaştığımızda...
DevamıGeleceğe ait kaygıları anlayabilmek özellikle Covid-19 pandemisi sürecinde önemli bir hâl aldı...
DevamıBu kitap insanların zamana paradan daha çok değer vermelerinin daha iyi hissettirdiğini öne sürüyor. Eski bir söz vardır: Vakit nakittir...
DevamıHastalık hayatlarımıza girdiğinden beri hepimizi bir korku kapladı. Dışarı çıkma yasaklarının yanı sıra izin verilse de...
DevamıDisosiasyon, herkesin duyduğu ancak çok az kişinin tanımlayabildiği şeylerden biridir. Zihniniz başka bir yerde olduğu için...
DevamıCovid-19 ile çevrelenmiş hayatınız ile ilgili çok fazla düşünmek sağlığınız ve iyiliğiniz adına zararlı olabilir...
DevamıPsikolojik dayanıklılık, stresli durumlara uyum sağlayabilme ve değişen koşullara psikolojik olarak ayak uydurabilme kapasitesi olarak tanımlanabilir...
DevamıVe daha nazik olan iç sesimize nasıl yer ayırırız?
DevamıYaşam boyunca benliklerimizi oluşturan birçok hikaye vardır. Bu hikayeler bizim benliğimizi ve diğerleriyle kurduğumuz ilişkileri hayat yolculuğumuzda ihtiyacımız olan...
DevamıPandemide üç ayı geride bırakırken, benden 3200 km uzaktaki 28 yaşında büyük kızımı ve eşini görmeyi çok istiyordum...
DevamıHerkes korkutucu olan travmatik bir deneyime karşı sabırlı olamaz. İyileşmek için önemli olan acı veren duyguların tamamen irdelenmesidir...
DevamıKırgınlığa yol açmış biri özür dilediğinde bazen, bu özür af dilenilen taraf için çok da rahatlatıcı veya ikna edici hissettirmeyebilir...
DevamıDuygusal ve ruhsal iyilik halini yeniden oluşturabilmek adına 5 ilke...
DevamıCOVID-19 Virüsüne Yakalanmak Hayatımı Yeniden Gözden Geçirmeme Neden Oldu. Yavaşlamak, Radha Ruparell’in gerçekte neyin önemli olduğunu...
Devamıİkinci Dünya Savaşı'nın sona ermesinden sonraki aylarda, Albert Einstein Amerikalıları üçüncü bir dünya savaşını hayal etmeye teşvik etmek için bir röportaj verdi...
DevamıYakınların kaybı her insanda farklı, ancak derin bir psikolojik sürecin başlangıcına işaret eder. Kırık bir kalpten ölecek gibi olma hissini hayatımızda en az birkaç kere duyarız, ancak araştırmalar...
DevamıGünlük stres etkenleriniz kaygınızı artırıyor mu? Kendinizi endişe, öfke ve geçmeyen bir suçluluk duygusu ile boğulmuş halde buluyor musunuz?
DevamıÖz-şefkat: Temel insani kavramlardan biri olarak taşıdığı önem üzerine yeni bir araştırma...
DevamıAraştırmalara göre, günlük sosyal etkileşimler iyilik halimiz için önemli...
DevamıZihin kolaylıkla yeni fikirlere kapalı hale gelebilir. ‘Başlangıç seviye’ aklını canlandırıp sürdürmek, öğrenmenin keyfini yeniden keşfetmemizi sağlar...
DevamıKalıcı olan OKB ümitsizliğe sebep olur bu şekildeki depresif düşünceler de kaygı üretir. Obsesif Kompulsif Bozukluk, anksiyetenin...
DevamıCovid-19 zamanında utancın oynadığı oyunlar hem karmaşık ve hem de artmaya devam ediyor. Pandemi döneminin kafa karıştıran yönlerinden biri, büyük ölçüde kapalı kapılar arkasında...
DevamıDonald Winnicott’a göre, ruh bizlerin içerisinde değil fakat bizlerin arasında... Aslen çocuk doktoru olan Donald Winnicott (1896-1971) 20. Yüzyılın ortalarında psikanalizin ana figürü haline gelmiştir...
DevamıÖz bilinç kaynaklı bir duygu olan utanç, kişiye içsel olarak değersizlik, yetersizlik, lekelenmişlik, pişmanlık hisleri aşılayarak olumlu duyguların...
DevamıÜnlülere taptığımız, özçekim kültürünün bir norm olduğu ve sosyal medyanın kendimizin “kusursuz” imajını oluşturmak için...
DevamıVerimliliğe adeta tapıyoruz. Daha fazla almak için daha az kullanın. Aynı gün teslimat. Aynı anda birkaç işi birlikte yapmak; bir yandan e-posta gönderirken, bir yandan da mesaj...
DevamıKovid-19 bize daha az iş odaklı bir toplum olma konusunda anlık bir bakış imkânı sundu. Fakat eski normale dönmeyi reddetmek için kararlılığa ihtiyacımız olacak...
DevamıDikkat hırsızlığına karşı ne yapmalıyız? Dikkati dağıtan şeyler için teknolojiyi suçlamayı bırakın...
DevamıFarklılıklar arasında köprü kuranlardan biri misin?
DevamıZorbalık, Dünya Sağlık Örgütünün tanımı ile kasti fiziksel veya sözel şiddet, ve göz korkutmaya karşılık geliyor...
DevamıOkul yöneticileri – bölüm başkanları, müdürler – büyük bir zorlukla karşı karşıyalar: Covid19 döneminin ortasında okul topluluklarını birleştirmek ve yeniden canlandırmak...
DevamıYaralarınız – kendinizin ya da size yapılmış olanlar- sizi hapseder...
DevamıCovid-19 krizinin ortasında korkularınız ile başa çıkabilmek...
DevamıHızlı tempolu ancak sıklıkla hareketsiz yaşam tarzımızın diğer birçok yönü gibi, ekran süresi da sağlık denklemine yeni değişkenler getirdi...
DevamıYalnız değilsiniz. Dünyanın farklı yerlerindeki pek çok insan depresyonda, kaygılı ya da stresli...
DevamıYeni araştırmalar; çocukların minimum risk altında olduğunu ancak eğitimlerinin büyük ölçüde zarar gördüğünü gösteriyor.
DevamıBu bir ebeveynden gelen alışılmadık bir terapi isteğiydi. Sekiz yaşındaki bir çocuğun annesi ve babası şu an her şeyin yolunda gittiğinden bahsetti fakat...
DevamıAnlamlı ve uzun vadeli hedefler sağlığınız ve mutluluğunuz için iyidir. Burada bunlara ulaşabilmek için bazı yöntemlerden söz edeceğiz...
DevamıYapışkan, korkutucu, takıntılı ve rahatsız edici düşüncelerin nasıl üstesinden geleceğiz?
DevamıHer şey kontrolden çıkmış gibi hissettiğimizde ne yapmalıyız?
DevamıIrkçılık bir psikolojik olgunluk ve bütünlük eksikliği işaretidir. Irkçılık, insan topluluklarında her zaman göze çarpan bir unsur olduğundan ...
DevamıPanik atak, bedende ve zihinde panik ya da korku olarak kendini belli eden düzenli bir yanlış alarm verme halidir. Bunun farkında olmak, onu kontrol altına...
DevamıBizi mutlu eden aktiviteler keyifsiz halimizin hem ürünü hem de sebebidir. Davranışlarımızla harekete geçerek bu döngüyü bozabiliriz...
DevamıPandemi sürecinde neler yaşadığımızı unutmayalım. Etrafımızdaki pek çok kişi karantina süreci bittikten sonra nasıl bir hayatın bizi beklediği konusunda merak duymaya başladı...
DevamıZamanınıza değerli bir eşyanız muamelesi yapın. Covid-19 pandemisi başladığından beri, pek çok kişi gibi siz de kendinizi...
DevamıSokağa çıkamazken kendinizi bunalmış hissediyorsunuz ve birdenbire elektronik öğrenme ve çalışma süreçlerine ayak uydurmak zorunda mı kaldınız? ...
DevamıCovid-19 ile başlayalım; yeni koronavirüs sebebi ile başlayan korkutucu hastalık. Hızlı yayılıyor, belli bir aşısı veya koruyucu tedavisi yok ve gerçekte...
DevamıSon birkaç haftadır hemen hemen hepimiz endişeliyiz ve bazılarımız günlük aktivitelerinden kendilerini korumak için uzaklaştılar...
DevamıDaima mutluluğun peşindeyiz; oysa asıl berraklığa, depresyon ve varoluşsal korkulardan ulaşıyoruz. Hayatın cehennem olduğunu itiraf ettiğinizde...
DevamıSabah uyandınız ve adeta otomatik bir şekilde banyoya yönelerek diş fırçasını elinize aldınız. Sabah kalkar kalkmaz dişinizi fırçalamak yıllar içinde...
DevamıDijital teknolojideki gelişmeler, yaşadığımız çağı ve geleceğimizi, düşünme ve seçim yapma haklarımızı dikkate almayan...
DevamıSosyal medya platformlarının, bağımlılığa benzer zararlı sonuçlar doğuran, kompülsif kullanımları bir tıbbi hastalık...
DevamıBu seküler teknik ve ahlaki temellerinden göreceli noksanlığıyla, karşıtları tarafından ‘McFarkındalık’ ...
Devamı“Bilinçli Farkındalık”, tek başına 1 Milyar USD’dan fazla hacimli ve –biraz paradoksal olarak- gittikçe çoğalan...
DevamıHayatta kötülüğün her zaman karşımıza çıkabileceği bilgisini hatırda tutarak mı yaşamalıyız ...
Devamı