Fletcher Wortmann
Kalıcı olan OKB ümitsizliğe sebep olur bu şekildeki depresif düşünceler de kaygı üretir.
Obsesif Kompulsif Bozukluk, anksiyetenin ve korkuların içinde barındırdığı tekrarlayıcı, mantık dışı ve saplantılı düşünceleri meydana getirmektedir. Depresyon da ümitsizlik ve boşuna uğraş vermekle alakalı tekrarlayıcı, mantık dışı ve saplantılı düşünceleri içermektedir. Genel anlamda bu iki durumun birçok ortak özelliği olduğunu ve çoğunlukla komorbidite (eş zamanlılık) gösterdiğini söyleyebiliriz.
Kronik OKB, anksiyete üreten depresif düşünceler gibi ümitsizliğe neden olur. Sıklıkla, bu iki düşünce yapısı karşılıklı olarak kendine hastır ve birisinden kurtulmak isteyen kişi mantığa aykırı bir şekilde diğerine sığınır. Daha önceki çalışmalarda OKB ile obsesif düşüncelerin işleyişi arasındaki karışıklıklar olduğunu fark etmiştim. Ancak bugün depresif yönünü inceleyip psikologların: düşünce gevişi olarak adlandırdığı düşünce formunu inceleyeceğiz.
Araştırmacılar Joormann ve Gotlib, geviş getirmeyi “sadece negatif yönüne bakılmaksızın bir -düşünce şekli- tekrar eden düşünce sistemi ve -düşüncelerin geri dönüşümü- “olarak tanımlar (Depresyonda Duygu Regülasyonu). Nolen-Hoeksema, Wisco ve Lyubomirsky “Yeniden Düşünme Gevişi” isimli makalelerinde döngü şeklindeki bu düşünme şeklinin “mutsuzluğa tepki verirken tekrar eden ve pasif bir şekilde bu mutsuzluğun semptomlarına odaklanan, aynı anda da bu semptomların olası sebep ve sonuçlarını dikkate alan bir mod” olduğunu söyler. OKB gibi düşünce gevişi de asla gerçek bir sonuca ulaşmayan, devamlılık isteyen ve yorucu bir kognitif çaba gerektirir. “Düşünce gevişi, durumu değiştirmek adına aktif bir problem çözümü sağlamaz. Problemin kendisi ve ortaya çıkardığı duygular üzerinde sabitlenen ve sürekli aynı şeyleri düşünen insanlar harekete geçemezler.”
”Bu şekilde düşünenler, testlerde yer alan basit dikkat odakları ve örtülü bellek bölümlerinde negatif bilgi sebebiyle hata yaparlar. Ayrıca manasız olduğu durumlarda bile olumsuz bilgilere ket vurma konusunda zorlanırlar” (Tekrar Tekrar Düşünme).
Düşünce gevişi getirenler depresif düşüncelerinin mantıkdışı veya yanlış olduklarını anladıklarında bile bu düşüncelere geri dönmeye mecbur kalırlar diyebiliriz. Ve karşı koymaya çalıştıklarında da ortaya çıkan durum: “disforik katılımcılar negatif dikkat dağıtıcıları pozitif olanlardan daha çok kullanırlar. Her ne kadar bu katılımcılar pozitif dikkat dağıtıcıların, stres sebebi olan şeylerden uzak kalmak için daha işe yarar olduğunu bilseler de başarılı olamazlar” şeklindedir (Tekrar Tekrar Düşünme).
Depresif düşünceler zaman içerisinde tekrar ettikçe düşünce gevişi daha tanıdık ve hatta rahatlatıcı gelmeye başlar. “Birey, kayıp ve ümitsizlik ile eşleştirdiği negatif olayları hatırlamaya ve yeniden yaşamaya başlar. Aynı anda da ikisi arasındaki benzerlikleri kaydeder” (Tekrar Tekrar Düşünme). OKB semptomlarında olduğu gibi -zihinsel provalar- da düşünce gevişinin içine dahil olmayı çok çok kolaylaştırır. “Majör depresyondan mustarip olan kişiler olumlu şeyler yaşanacağından ziyade tahminler üretmek konusunda otomatikleşir” (Miranda, Regina ve ark.). Bazı zamanlarda düşünce gevişi, bir çeşit kaşıntı yapan, gri, nemli, üzerinde lekeleri olan ve güvelenmiş psikolojik bir battaniye haline gelir. Yine de kişiye güvenlik kaynağı olarak hissettirir.
Obsesyon ve geviş getirme arasındaki mesafeler çok da aşikar değildir. İkisi de benzer köklerden gelir: “kontrol ve belirsizlik endişesi” (Tekrar Tekrar Düşünme). Farklılıklar belirsizlik ile savunma arasındaki dengede saklıdır. İkisi de “tehlikelere karşı aşırı duyarlılık içerir, endişenin geviş getirme ile farklılaştığı nokta geçmişin aksine gelecek vurgusudur. Az sayıda da olsa pozitif olayların olabileceğini göz ardı eder. Tüm bu yapılar kısmen de olsa iki bozukluk için de yıkıcı olan yönleri yansıtır. İkisi de negatif duygulanım sergiler ancak körelmiş olumlu duygular sadece depresyonda gözlenir” (Miranda, Regine ve ark.).
Obsesyonlar kontrolü ele alma ve belki de birisinin içinde bulunduğu durumu geliştirmesi için olanak sağlar: “insanlar endişelendiklerinde dışarıdan gelecek durumları kontrol etme yeteneklerinden emin olamazlar. Ancak bazen yeterince denerlerse -veya endişelenirlerse- yeni gelişen şeyleri kontrol edebileceklerine dair inançları oluşur” (Tekrar Tekrar Düşünme). Niklas Törneke, RFT’yi Öğrenme isimli eserinde, obsesif döngünün, depresyondan geçici de olsa nasıl bir uzaklaşma sağladığını açıklar. “Bazı şeylerin tekrar tekrar yapılması kişiye aslında bir yere erişemeyeceğini gösterir. Buna rağmen birey onu yapmaya devam eder. Belki de geçmişte kafasını meşgul eden düşüncelerden kaçınmaya çalışır. Ancak sadece negatif pekiştireçler temel sonuç değildir. Muhtemel olarak bu bireyin düşünce gevişi fonksiyonel açıdan bakıldığında problem çözme kategorisi ile bağlantılıdır”.
Kulağa garip de gelse, depresif düşünceler bizi boğduğunda, OKB’nin içinde olduğu acil problem çözme isteği dağılmış olur ve hatta bu durum nadiren oluşan ve kısa süren mantıklı bir işleyişe dönüşür. Aynı şekilde, OKB bizi yorduğunda, depresif geviş getirmeler yerini kaygıya ve belirsizlik sıkıntısına bırakabilir ancak garip bir şekilde bu hal rahatlatıcı olabilir. “İnsanlar düşünce gevişi yaşarken, her şeyin boş olduğu, vazgeçmeleri gerektiğini söyleyen ve ümitsizliğin hakim olduğu koca bir kanıt dağı oluşturur. Tüm çabalarının boşuna olduğu gerçeği bile olayları kontrol edebilmeleri konusundaki belirsizlikten daha az caydırıcıdır” (Tekrar Tekrar Düşünme). Kesin olan bir şey varsa o da olabilecek en kötü olayın gerçekleşmesi durumunda bundan kurtulmak için adım atmaya gerek yoktur – böylece obsesif kompülsif düşünceler ve bazı ritüeller anlamını kaybeder.
Ancak bu semptomlar çakıştığında ve içiçe geçtiğinde tedavi sürecinin içerisinde onları ayrıştırmak önemlidir. Örneğin, OKB’den mustarip olan kişilere Maruz Bırakma ve Tepki Önleme Terapisi (exposure – response prevention therapy) uygulanır. Bunun sebebi alışkanlıklar sonucunda ortaya çıkan belirsizliğin yol açtığı stresi azaltmaktır. Ancak bu yöntem özellikle depresif veya düşünce gevişine bağlı korkular ile çakışırsa geri tepebilir. Eğer tekrarlayan negatif düşünce “ben dünyanın en değersiz insanıyım” veya “galiba intihar edeceğim” gibi düşünceler ise, maruz bırakmak kaygıyı azaltmak yerine depresif durumu artıracaktır. Kabullenmeyi sağlamak veya iyileştirmek yerine, düşünce gevişini artıracak sonuçlar doğuracak ve etkisini derinleştirecektir.
Kontrol edilemeyen negatif düşünceler, depresif veya kaygılı, her zaman acı bir şekilde tecrübe edilen şeylerdir. Ancak düşünce gevişi ile obsesyonlar arasındaki açık farklılıkları görebilmek başarılı bir tedavi için çok önemlidir. Eğer bir ya da ikisi ile birlikte tanı aldıysanız, tedavinizi yürüten kişi ile beraber bu farklılıkları idrak etmeniz işe yarayacaktır. Böylece ümitsizlik ile beslenen aynı zamanda da aksiyetenizi artıran düşünceleri fark eder ve problemleri çözmeye çalışırken sonucu kaygı veya obsesyon olan durumlarınızı anlamış olursunuz.
Psychology Today'dan Çeviren: Uzm Psk Lamia Kalender Ergül
İnsanlık yolunun önü de ardı da kanla ıslanmış. Dikkat et de kayma! Bu zamanda insan çalanlar altın çalanlardan daha fazla...
DevamıHem psikiyatrist hem de hasta olarak tanı koymanın ne kadar hassas bir durum olduğunu biliyorum. Zihinsel rahatsızlıkları adlandırmak...
DevamıRuh sağlığı uzmanlarının ruminasyonu azaltmak için sundukları öneriler...
Devamı2010'da bir yaz günü Cambridge'deki Christ’s College'da yaptığım bir konuşmadan sonra, Daniel Berg adında İsveçli bir yüksek lisans öğrencisi...
DevamıCovid-19 hayatlarımıza davetsiz bir misafir gibi girdiğinden bu yana, aşina olduğumuz yaşam pratiklerimiz ve dünyayı algılama biçimimiz...
DevamıCOVID-19 salgınının insan hayatı üzerindeki korkunç sonuçlarından sonra belki de en güçlü etkilediği alanlardan biri özgürlüğümüz oldu. Dünyanın her yerinde...
DevamıMutluluk: amaç belirlemek ile anlık hazzın muhteşem dengesi...
DevamıPandemi sürecinin akıl sağlığı alanında bir krizi tetiklemesi bekleniyor, ama belki de bu süreç hayata yeni bir şekilde...
DevamıDepresyon sanki kendimize karşı giriştiğimiz bir savaştır ve biz ufacık bir negatif propaganda parçasını bile kendimize karşı cephanelik kullanmak için...
Devamıİstenmeyen duyguları uzaklaştırma çabası her zaman ters teper...
Devamıİnsanlar “hikâye-anlatan” yaratıklardır: dünyamızı inşa etmek için hikâyeler üretiriz...
DevamıÖz farkındalık, herkesin doğru egzersizler ve alışkanlıklar ile geliştirmeyi öğrenebileceği bir beceridir. Hayatınızın veya kişiliğinizin anlayamadığınız...
Devamıİyiye tanıklık etmek bizi nasıl ve ne kadar etkiler? Kibar veya cömert davranışlarla karşılaştığımızda...
DevamıGeleceğe ait kaygıları anlayabilmek özellikle Covid-19 pandemisi sürecinde önemli bir hâl aldı...
DevamıBu kitap insanların zamana paradan daha çok değer vermelerinin daha iyi hissettirdiğini öne sürüyor. Eski bir söz vardır: Vakit nakittir...
DevamıHastalık hayatlarımıza girdiğinden beri hepimizi bir korku kapladı. Dışarı çıkma yasaklarının yanı sıra izin verilse de...
DevamıDisosiasyon, herkesin duyduğu ancak çok az kişinin tanımlayabildiği şeylerden biridir. Zihniniz başka bir yerde olduğu için...
DevamıCovid-19 ile çevrelenmiş hayatınız ile ilgili çok fazla düşünmek sağlığınız ve iyiliğiniz adına zararlı olabilir...
DevamıPsikolojik dayanıklılık, stresli durumlara uyum sağlayabilme ve değişen koşullara psikolojik olarak ayak uydurabilme kapasitesi olarak tanımlanabilir...
DevamıVe daha nazik olan iç sesimize nasıl yer ayırırız?
DevamıYaşam boyunca benliklerimizi oluşturan birçok hikaye vardır. Bu hikayeler bizim benliğimizi ve diğerleriyle kurduğumuz ilişkileri hayat yolculuğumuzda ihtiyacımız olan...
DevamıPandemide üç ayı geride bırakırken, benden 3200 km uzaktaki 28 yaşında büyük kızımı ve eşini görmeyi çok istiyordum...
DevamıHerkes korkutucu olan travmatik bir deneyime karşı sabırlı olamaz. İyileşmek için önemli olan acı veren duyguların tamamen irdelenmesidir...
DevamıKırgınlığa yol açmış biri özür dilediğinde bazen, bu özür af dilenilen taraf için çok da rahatlatıcı veya ikna edici hissettirmeyebilir...
DevamıDuygusal ve ruhsal iyilik halini yeniden oluşturabilmek adına 5 ilke...
DevamıCOVID-19 Virüsüne Yakalanmak Hayatımı Yeniden Gözden Geçirmeme Neden Oldu. Yavaşlamak, Radha Ruparell’in gerçekte neyin önemli olduğunu...
Devamıİkinci Dünya Savaşı'nın sona ermesinden sonraki aylarda, Albert Einstein Amerikalıları üçüncü bir dünya savaşını hayal etmeye teşvik etmek için bir röportaj verdi...
DevamıYakınların kaybı her insanda farklı, ancak derin bir psikolojik sürecin başlangıcına işaret eder. Kırık bir kalpten ölecek gibi olma hissini hayatımızda en az birkaç kere duyarız, ancak araştırmalar...
DevamıGünlük stres etkenleriniz kaygınızı artırıyor mu? Kendinizi endişe, öfke ve geçmeyen bir suçluluk duygusu ile boğulmuş halde buluyor musunuz?
DevamıÖz-şefkat: Temel insani kavramlardan biri olarak taşıdığı önem üzerine yeni bir araştırma...
DevamıAraştırmalara göre, günlük sosyal etkileşimler iyilik halimiz için önemli...
DevamıZihin kolaylıkla yeni fikirlere kapalı hale gelebilir. ‘Başlangıç seviye’ aklını canlandırıp sürdürmek, öğrenmenin keyfini yeniden keşfetmemizi sağlar...
DevamıCovid-19 zamanında utancın oynadığı oyunlar hem karmaşık ve hem de artmaya devam ediyor. Pandemi döneminin kafa karıştıran yönlerinden biri, büyük ölçüde kapalı kapılar arkasında...
DevamıDonald Winnicott’a göre, ruh bizlerin içerisinde değil fakat bizlerin arasında... Aslen çocuk doktoru olan Donald Winnicott (1896-1971) 20. Yüzyılın ortalarında psikanalizin ana figürü haline gelmiştir...
DevamıÖz bilinç kaynaklı bir duygu olan utanç, kişiye içsel olarak değersizlik, yetersizlik, lekelenmişlik, pişmanlık hisleri aşılayarak olumlu duyguların...
DevamıÜnlülere taptığımız, özçekim kültürünün bir norm olduğu ve sosyal medyanın kendimizin “kusursuz” imajını oluşturmak için...
DevamıVerimliliğe adeta tapıyoruz. Daha fazla almak için daha az kullanın. Aynı gün teslimat. Aynı anda birkaç işi birlikte yapmak; bir yandan e-posta gönderirken, bir yandan da mesaj...
DevamıKovid-19 bize daha az iş odaklı bir toplum olma konusunda anlık bir bakış imkânı sundu. Fakat eski normale dönmeyi reddetmek için kararlılığa ihtiyacımız olacak...
DevamıDikkat hırsızlığına karşı ne yapmalıyız? Dikkati dağıtan şeyler için teknolojiyi suçlamayı bırakın...
DevamıFarklılıklar arasında köprü kuranlardan biri misin?
DevamıZorbalık, Dünya Sağlık Örgütünün tanımı ile kasti fiziksel veya sözel şiddet, ve göz korkutmaya karşılık geliyor...
DevamıOkul yöneticileri – bölüm başkanları, müdürler – büyük bir zorlukla karşı karşıyalar: Covid19 döneminin ortasında okul topluluklarını birleştirmek ve yeniden canlandırmak...
DevamıYaralarınız – kendinizin ya da size yapılmış olanlar- sizi hapseder...
DevamıCovid-19 krizinin ortasında korkularınız ile başa çıkabilmek...
DevamıHızlı tempolu ancak sıklıkla hareketsiz yaşam tarzımızın diğer birçok yönü gibi, ekran süresi da sağlık denklemine yeni değişkenler getirdi...
DevamıYalnız değilsiniz. Dünyanın farklı yerlerindeki pek çok insan depresyonda, kaygılı ya da stresli...
DevamıYeni araştırmalar; çocukların minimum risk altında olduğunu ancak eğitimlerinin büyük ölçüde zarar gördüğünü gösteriyor.
DevamıBu bir ebeveynden gelen alışılmadık bir terapi isteğiydi. Sekiz yaşındaki bir çocuğun annesi ve babası şu an her şeyin yolunda gittiğinden bahsetti fakat...
DevamıAnlamlı ve uzun vadeli hedefler sağlığınız ve mutluluğunuz için iyidir. Burada bunlara ulaşabilmek için bazı yöntemlerden söz edeceğiz...
DevamıYapışkan, korkutucu, takıntılı ve rahatsız edici düşüncelerin nasıl üstesinden geleceğiz?
DevamıHer şey kontrolden çıkmış gibi hissettiğimizde ne yapmalıyız?
DevamıIrkçılık bir psikolojik olgunluk ve bütünlük eksikliği işaretidir. Irkçılık, insan topluluklarında her zaman göze çarpan bir unsur olduğundan ...
DevamıPanik atak, bedende ve zihinde panik ya da korku olarak kendini belli eden düzenli bir yanlış alarm verme halidir. Bunun farkında olmak, onu kontrol altına...
DevamıBizi mutlu eden aktiviteler keyifsiz halimizin hem ürünü hem de sebebidir. Davranışlarımızla harekete geçerek bu döngüyü bozabiliriz...
DevamıPandemi sürecinde neler yaşadığımızı unutmayalım. Etrafımızdaki pek çok kişi karantina süreci bittikten sonra nasıl bir hayatın bizi beklediği konusunda merak duymaya başladı...
DevamıZamanınıza değerli bir eşyanız muamelesi yapın. Covid-19 pandemisi başladığından beri, pek çok kişi gibi siz de kendinizi...
DevamıSokağa çıkamazken kendinizi bunalmış hissediyorsunuz ve birdenbire elektronik öğrenme ve çalışma süreçlerine ayak uydurmak zorunda mı kaldınız? ...
DevamıCovid-19 ile başlayalım; yeni koronavirüs sebebi ile başlayan korkutucu hastalık. Hızlı yayılıyor, belli bir aşısı veya koruyucu tedavisi yok ve gerçekte...
DevamıSon birkaç haftadır hemen hemen hepimiz endişeliyiz ve bazılarımız günlük aktivitelerinden kendilerini korumak için uzaklaştılar...
DevamıDaima mutluluğun peşindeyiz; oysa asıl berraklığa, depresyon ve varoluşsal korkulardan ulaşıyoruz. Hayatın cehennem olduğunu itiraf ettiğinizde...
DevamıSabah uyandınız ve adeta otomatik bir şekilde banyoya yönelerek diş fırçasını elinize aldınız. Sabah kalkar kalkmaz dişinizi fırçalamak yıllar içinde...
DevamıDijital teknolojideki gelişmeler, yaşadığımız çağı ve geleceğimizi, düşünme ve seçim yapma haklarımızı dikkate almayan...
DevamıSosyal medya platformlarının, bağımlılığa benzer zararlı sonuçlar doğuran, kompülsif kullanımları bir tıbbi hastalık...
DevamıBu seküler teknik ve ahlaki temellerinden göreceli noksanlığıyla, karşıtları tarafından ‘McFarkındalık’ ...
Devamı“Bilinçli Farkındalık”, tek başına 1 Milyar USD’dan fazla hacimli ve –biraz paradoksal olarak- gittikçe çoğalan...
DevamıHayatta kötülüğün her zaman karşımıza çıkabileceği bilgisini hatırda tutarak mı yaşamalıyız ...
Devamı